Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/5535 E. 2014/4735 K. 31.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5535
KARAR NO : 2014/4735
KARAR TARİHİ : 31.03.2014

MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/12/2013
NUMARASI : 2013/372-2013/590

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı aracın, yol kenarında park halinde iken davalıya ait işyerinde meydana gelen yangın sonucu hasarlandığını, müvekkili tarafından sigortalısına 3.190,00 TL hasar bedeli ödendiğini, ödenen bedelin rücuan tahsili için davalıya yönelik başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini bildirerek itirazın iptaline, takibin devamına ve davalının %40 icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, işyerinin şirkete ait olduğunu, müvekkilinin şahsi sorumluluğunun bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsünün de kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile İzmir 7.İcra Müdürlüğü’ nün 2010/12923 sayılı dosyasına davalının vaki itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağın %40’ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, kasko sigorta şirketinin sigortalısına ödediği hasar bedelinin, zarar sorumlusundan rücuan tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacıya kasko sigortalı araç, yol kenarında park halinde iken yan tarafta bulunan işyerinde meydana gelen yangının sirayet etmesi sonucu hasarlanmıştır. Olayla ilgili polis memurları tarafından tanzim edilen 16.05.2009 tarihli tutanakta, işyeri sahibinin davalı İ.. K.. olduğunun belirtildiği görülmüştür. Davalı vekili ise, müvekkilinin işyerinin sahibi olmadığını, işyerinin M. İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait olduğunu, müvekkilinin bu şirketin yetkili müdürü olduğunu ileri sürmüş, işyerinin anılan şirket tarafından kiralanmış olduğunu gösterir kira sözleşmesi suretini ve taşınmaz malikini gösterir tapu kaydı suretini dosyaya ibraz etmiştir. O halde mahkemece, davalıya, haksız eylem faili olarak husumetin yöneltilmediği, bir başka deyişle yangının davalının kusurundan veya ihmalinden kaynaklandığının iddia ve ispat edilmediği, davalıya bina sahibinin sorumluluğuna dayalı olarak davanın açıldığı gözetilerek yangının meydana geldiği işyerinin adı geçen şirkete ait olması halinde şirket yetkili müdürü olduğunu iddia eden davalının, meydana gelen zarardan şahsi sorumluluğu bulunmadığından davanın pasif sıfat (husumet) yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Kabule göre de; davalının sorumlu tutulacağı alacak miktarı likit (belirli, muaccel) olmayıp, alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi de isabetli değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 31.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.