Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/5163 E. 2014/13607 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5163
KARAR NO : 2014/13607
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/02/2013
NUMARASI : 2010/40-2013/80

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu davalıya kasko sigorta sözleşmesi ile sigortalı aracın, ek kloz ile teminat altına alınmış olan ticari emtia ile birlikte çalındığını, davalı sigorta şirketinin araç hasarını teminat kapsamında karşılamasına karşın araçta bulunan ticari emtia bedelinin ödemediğini belirterek araç ile çalınan ticari emtia bedeli 4.962,21.-TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı A.igorta A.Ş. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; müşterilere teslim edilmek üzere araca yüklenen mallara ilişkin olarak yeniden sevk irsaliyesinin düzenlenmemiş olduğu, muhasebe kayıtlarının nasıl kapatıldığının anlaşılmadığı, araçta bulunduğu iddia edilen mallarla çalınan mallar arasında farklılık bulunduğu, araçta olduğu ve çalındığı iddia edilen post cihazına ilişkin ilgili bankaya ihbarda bulunulmadığı, aracın yüklenmesinden sonra çalındığı zamana göre kat ettiği mesafe gözönüne alındığında hiç dağıtım yapılmamış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinde düzenlenen ek kloz uyarınca davacının ticari emtiasının uğradığı zararın tazmini istemine ilişkindir.
Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları A.I maddesinde kasko sigorta poliçesinin konusu düzenlenmiştir. Buna göre kasko sigortasının konusu “Bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ve karayolunda kullanma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan iş makinelerinden, lastik tekerlekli traktörler, diğer zirai tarım makinelerinden doğan menfaatin aşağıda belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır” şeklinde açıklanmıştır.
Kasko Sigortası Genel Şartlarında teminat altında kabul edilen riskler “a)Aracın karayolunda veya demiryolunda kullanılabilen motorlu, motorsuz araçlarla çarpışması,
b)Gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cismin çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazalar,
c)Üçüncü kişilerin kötü niyet veya muziplikle yaptıkları hareketler, ile fiil ehliyetine sahip olmayan kişilerin yol açacağı zararlar,
d)Aracın yanması,
e)Aracın veya araç parçalarının çalınması veya çalınmaya teşebbüs edilmesi” olarak düzenlenmiştir. Bunun yanında Genel Şartlarda teminat dışında kalan zararlar arasında düzenlenmeyen rizikolar için de ek kloz ile teminat sağlanabilir.
Somut olayda da “Taşınan Emtia Klozu” ile sigortalı araçta taşınacak olan ve sadece sigortalı ya da sigorta ettirene ait emtia, sigortalı aracın tam hasara uğraması halinde temin edilmiştir. Sözkonusu klozda taşınan emtia ile ilgili resmi kayıt sisteminin mevcut olması gerektiği ve müşteriye teslim şartı ile yapılan satışlarda teslimat aşamasında da taşınan emtia teminatı devam edeceği düzenlenmiştir. Taşınan emtia olarak ise bakkaliye şarküteri emtiası olduğu belirtilmiştir.
Bu teminat sadece emtiada meydana gelen ziya ve hasarların sigortalı taşıt aracında kasko sigorta poliçesi teminatına giren diğer hasarlara neden olan bir kaza sonucunda, beraber ve aynı anda meydana gelmiş olması halinde geçerlidir. Bu nedenle, taşınan emtianın araçtan bağımsız olarak kısmen veya tamamen hasarlanması ve/veya çalınması nedeniyle doğabilecek tazminat talepleri bu sigorta kapsamının dışındadır. Olayın poliçe ile verilen kasko teminatı kapsamında olması şartıyla, emtianın araçla birlikte tamamen çalınması nedeniyle sigortalıya düşebilecek sorumluluktan kaynaklanan tazminat talepleri, poliçede belirtilen azami sorumluluk limitini aşmamak şartıyla aracın kasko bedeli ile sınırlandırılmıştır.
Somut olayda taraflar arasındaki ihtilaf, kasko sigorta teminatı altına alınan aracın çalındığı noktasında değil, kasko sigorta poliçesi ek klozu uyarınca teminat altına alınan ve çalınma anında sigortalı araçta olduğu iddia edilen ticari emtiaya ilişkindir. Davacı çalınma anında araçta ticari emtia olduğunu iddia etmiş, davalı sigorta şirketi ise bu iddiayı kabul etmemiştir. Mahkemece yukarıda açıklanan gerekçe ile dava reddedilmiştir.
Ancak ceza dosyası içeriğinde sigortalı aracı çalan sanık beyanlarından araçta bir takım ticari emtia olduğu, olayın gerçekleştiği güne ilişkin davacı şirket tarafından düzenlenen irsaliyeli faturaların dosyaya ibraz edildiği ve mahkemece irsaliyeli fatura düzenlenen davacının müşterisi olan işletmelere yazılan müzekkere cevabına göre irsaliyeli faturada gösterilen emtianın olayın ertesi günü teslim edildiğinin belirtildiği dosya kapsamına ekli belgelerden anlaşılmaktadır. Buna göre mahkemece olayı gerçekleştirdikleri iddiası ile haklarında soruşturma ve kovuşturma yürütülmekte olan şüpheli ve sanıkların beyanlarının ceza dosyasının celbi ile belirlenmesi, olayın gerçekleştiği gün sigortalı aracı kullanan sürücünün tanık olarak beyanının alınması ve davacı sigortalının defterleri ile olayın gerçekleştiği gün teslim edilmek üzere sigortalı araca yüklendiği ve çalındığı iddia edilen ticari emtiaya ilişkin irsaliyeli fatura düzenlenen işletmelerin defterlerinin getirtilerek mali müşavir ve sigorta hukuku konusunda uzman bilirkişilerden oluşacak heyetten rapor alınarak yapılacak değerlendirme ile bir sonuca varılması gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.10.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.