Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/4825 E. 2015/10266 K. 08.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4825
KARAR NO : 2015/10266
KARAR TARİHİ : 08.10.2015

MAHKEMESİ : Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2011/539-2013/340

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu hakkında yürütülen takipte haczi kabil malvarlığına rastlanılamadığını, borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazını davalı 3.kişi M.. E..’e satarak devir ettiğini ileri sürerek İİK’nun 277 vd.maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu, satışın gerçek bir satış olduğunu, satış bedelini 3.kişiden aldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı 3.kişi vekili, satışın gerçek bir satış olduğunu, taşınmazı dava açılmadan önceki bir tarihte dava dışı 4.kişiye sattığını beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece dava konusu taşınmazın dava tarihinden önce dava dışı 4.kişiye satıldığı, davanın tapu iptali ve tescil davası olup son tapu malikine karşı açılması gerektiğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, İİK’nun 277 vd.maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın tapu iptali ve tescil davası olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine ve toplanan delillere uygun düşmemektedir. İptal davasının konusu iptale tabi bir tasarruf ile borçlunun 3.kişiye devretmiş olduğu mal ve hak üzerinde davacı alacaklının cebri icra yolu ile hakkını alma yetkisini elde etmesidir. İptal davası aynî bir dava olmayıp şahsi bir davadır. Dava konusu mal ve hak, lehine tasarruf yapılmış olan 3. kişinin elinde ise iptal
davasının konusu o mal veya hak üzerinde cebri icraya devam edilmesi, lehine tasarruf yapılan kişi o mal veya hakkı elinden çıkarmış ise o zaman davanın konusu 3.kişinin o mal veya hakkın değeri oranında tazminata mahkum edilmesi gerekir.
Üçüncü kişinin mal veya hakkı dava sırasında elinden çıkarması veya elin çıkardığının dava sırasında öğrenilmesi halinde davanın ıslahına gerek olmadan davacı alacaklı davaya bedel davası olarak devam edilmesini isteyebilir veya devralan 4.kişiyi davaya dahil ederek davaya devam edebilir.
Somut olayda davalı borçlu taşınmazını 16.03.2009 tarihinde davalı 3.kişi M.. E..’e satarak devir etmiş, Murat ise aynı taşınmazı 11.05.2011 tarihinde dava dışı Yıldız İlicepınar’a satmıştır. Bu durumda davacı alacaklı tarafından 4.kişi konumundaki Yıldız İlicepınar’ın kötü niyetli olduğunun ileri sürülmesi halinde adı geçenin davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda seçimlik hakkının hatırlatılması, davaya dahil ettiği takdirde 4.kişiye tebligat yapılarak taraf teşkilinin sağlanması, aksi halde üçüncü kişi M.. E.. yönünden davanın tazminata dönüştüğü kabul edilerek tarafların iddia ve savunmaları dinlenip, delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 08/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.