Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/4344 E. 2014/6803 K. 02.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4344
KARAR NO : 2014/6803
KARAR TARİHİ : 02.05.2014

MAHKEMESİ : Muratlı İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 08/09/2011
NUMARASI : 2010/18-2011/18

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın HUMK’nun 409.maddesi uyarınca takipsiz bırakılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili ile katılma yoluyla davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı 3.kişi vekili, Muratlı İcra Müdürlüğü’nün 2010/45 sayılı takip dosyasından 15.2.2010 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı alacaklı vekili, haciz mahallinde borçluya ait belgeler bulunduğunu, borçlu hakkında dolandırıcılıktan Cumhuriyet Savcılığına şikayette bulunduklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın daha önce iki kez mazeretsiz olarak takipsiz bırakıldıktan sonra 8.9.2011 tarihinde 3.kez takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle davanın HUMK’nun 409.maddesi uyarınca takipsiz bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili ile katılma yoluyla davalı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 vd maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir.
Mahkemece davanın üçünçü kez mazeretsiz olarak takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle HUMK’nun 409.maddesi uyarınca takipsiz bırakılmasına karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı vekilinin davayı 30.5.2011 tarihinde ikinci kez yenilemesinden sonraki 8.9.2011 tarihli duruşmaya gelmediği, ancak dosyaya duruşmadan sonra takıldığı anlaşılan 8.9.2011 günlü mazeret dilekçesi verdiği anlaşılmaktadır. Bu durumda artık davanın mazeretsiz olarak takipsiz bırakılmasından söz edilemez. Kaldı ki kabule göre de; davanın 3.kez mazeretsiz olarak takipsiz bırakılması halinde HUMK’nun 409.maddesi uyarınca “davanın açılmamış sayılmasına” karar verilmesi gerekir. Mahkemece bu yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
2-Davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının bozma neden ve şekline göre reddine karar vermek gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişi ve davalı alacaklıya geri verilmesine 02.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.