Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/431 E. 2015/8340 K. 08.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/431
KARAR NO : 2015/8340
KARAR TARİHİ : 08.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni/sürücüsü ve trafik (…) sigortacısı olduğu aracın davacı …’nin eşi, diğer davacıların babası yaya …’e çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini ileri sürerek, ıslahla birlikte davacı eş için 117.140,95 TL, davacı … için 36.553,56 TL, davacı … için 27.372,77 TL destekten yoksun kalma tazminatının her iki davalıdan, davacı eş için 10.000,00 TL, diğer davacılar için 7.500,00’er TL manevi tazminatın davalı …’dan faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre, davacıların maddi tazminat taleplerinin kabulüne, manevi tazminat taleplerinin davacı … için 4.000,00 TL, diğer davacılar için 2.500,00’er TL yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-) BK.’nın 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin
zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Mahkemece davacıların manevi tazminat talepleri yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; somut olayda, davalı tarafa ait aracın tali kusurlu olarak sebebiyet verdiği trafik kazasında davacıların 36 yaşındaki eşi ve babaları vefat etmiştir.
O halde, olay tarihi itibariyle anılan trafik kazasında eşi ve babalarını kaybeden davacıların duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğun niteliği de göz önünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşecek şekilde hak ve nesafet kuralları çerçevesinde daha … oranda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan düşük manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
2-) Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup, kabul edilen tazminatlar yönünden her bir davacı yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 08/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.