Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/4203 E. 2015/12769 K. 26.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4203
KARAR NO : 2015/12769
KARAR TARİHİ : 26.11.2015

MAHKEMESİ : ……. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı O.. F.. vekili, davacılar vekili,davalı ……… vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili asıl dava dosyasında, davacıların desteğinin sevk ve idaresindeki araç ile diğer davalıların sürücüsü/işleteni ve trafik sigortacısı olan aracın çarpışması sonucu yaşanan kazada desteğin vefat edip davacı tarafa ait aracın hasar uğradığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 20.000,00TL araç hasar bedeli ve 4.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının ve 10.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş iken ıslah ile talebini arttırmıştır.
Davalı …….. vekili, poliçenin mebdeinden iptal edildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ……. Vekili, poliçe limiti dahilinde ve kusur oranında sorumluluklarının bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı vekili O.. F.. vekili, kazadaki kusur oranını kabul etmediklerini, müvekkilinin aracının da hasarlandığını, davanın reddi gerektiğini belirterek, karşı dava yolu ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2000,00 TL maddi tazminat ile 1.000,00 TL manevi tazminatın davacılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Malatya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/250 esas sayılı dosyasında davacı vekili aynı nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile araç hasarından ötürü 5.500,00 TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı B.. A… vekili, poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davacılar vekili, birleşen diğer dosyda, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 30.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak davacı ve karşı davalılar tarafından açılan maddi tazminat davası hakkında;ava konusu trafik kazası nedeniyle davalı ……… hakkında ……………… Mahkemesine açılan davanın sonuçlanmış olması nedeniyle asıl ve birleşen davada adı geçen davalı sigorta şirketi hakkında karar verilmesine yer olmadığına,davacı ve karşı davalılar E.. T.. ile M.. T..’in asıl ve birleşen davadaki maddi tazminat taleplerinin tümden reddine, 6.720,29 TL maddi tazminatın davalı Koç Allianz Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 17.02.2006 tarihinden itibaren ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalı O.. F.. yönünden ise kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve mütesselsilen alınarak davacı ve karşı davalı olan M.. T..’e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 7.933,74 TL maddi tazminatın davalı …….. yönünden dava tarihi olan 17.02.2006 tarihinden itibaren ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere, davalı O.. F.. yönünden ise kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve mütesselsilen alınarak davacı ve karşı davalı olan N.. T..’e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine davacı ve karşı davalılar tarafından açılan manevi tazminat davası hakkında; manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddine, 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve karşı davacı olan O.. F..’dan alınarak davacı ve karşı davalı olan M.. T..’e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 10.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve karşı davacı olan O.. F..’dan alınarak davacı ve karşı davalı olan N.. T..’e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 5.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve karşı davacı olan O.. F..’dan alınarak davacı ve karşı davalı olan …….. ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, 5.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ve karşı davacı olan O.. F..’dan alınarak davacı ve karşı davalı olan …………. ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacı ve karşı davalılarının murisi ……… tarafından kullanılan ve trafikte onun adına kayıtlı olan ……….plakalı araçta kaza nedeniyle oluşan zararın poliçe limiti dahilinde kalan kısmı dava açılmadan önce 31.08.2004 tarihinde ……… tarafından ödendiğinden bu davalıya karşı açılan asıl ve birleşen davanı reddine, kaza anında davacı ve karşı davalılarının murisi Hüseyin Erdem Tuncer tarafından kullanılan ve trafikte onun adına kayıtlı olan 06 EBT 39 plakalı araçta kaza nedeniyle oluşan zararın davalı ve karşı davacı O.. F..’ın (% 75) kusur oranına tekabul eden 11.250 TL hasar bedellinden ……… tarafından poliçe limiti dahilinde dava açılmadan önce 31.08.2004 tarihinde ödenen 2.750 TL nin mahsubu ile kalan 8.500 TL nin ……… yönünden dava tarihi olan 17.02.2006 tarihinden itibaren ve poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalı O.. F.. yönünden ise kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müştereken ve mütesselsilen alınarak mirasçı olan davacılar ve karşı davalılar olan N.. T.. ile M.. T..’e ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,davacı ve karşı davalılar E.. T.. ile M.. T..’in asıl davadaki araç hasar bedelline yönelik tazminat taleplerinin tümden reddine, davalı ve karşı davacı O.. F.. tarafından açılan ve mahkememiz dosyası ile birleştirilen ………. 2006/250 -511 karar sayılı dosyası yönünden kaza anında davalı O.. F.. tarafından kullanılan ve trafikte onun adına kayıtlı olan ………. plakalı araçta kaza nedeniyle oluşan zararın mütevvefa ……….. (%25) kusur oranına tekabul eden 3.250 TL hasar bedellinin ………yönünden birleşen davanın açıldığı tarih olan 16.06.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ve sigorta poliçesi ile sınırlı olmak üzere, mirasçı olan davacılar ve karşı davalılar olan N.. T.. ile M.. T.. yönünden ise kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve mütesselsilen alınarak davalı ve karşı davacı O.. F..’a ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,davacı ve karşı davalılar E.. T.. ile M.. T..’e karşı açılan araç hasar bedellinin tazminine ilişkin tazminat taleplerinin adı geçenlerin mirasçı sıfatının bulunmaması nedeniyle tümden reddine, davalı ve karşı davacı O.. F.. tarafından açılan karşı dava yönünden 250,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 18.06.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte mirasçı olan davacılar ve karşı davalılar olan N.. T.. ile M.. T..’den alınarak davalı ve karşı davacı olan O.. F..’a ödenmesine, manevi tazminat ilişkin fazlaya dair talebinin reddine,davacı ve karşı davalılar E.. T.. ile M.. T..’e karşı açılan manevi tazminat taleplerinin adı geçenlerin mirasçı sıfatının bulunmaması nedeniyle tümden reddine,Sübut bulmayan maddi tazminat talebinin tümden reddine karar verilmiş; hüküm davalı Karşı davacı O.. F.. vekili, davacılar vekili ve ………. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı, araç hasarının tazminine yönelik maddi tazminat ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
1-Asıl dosya davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
a-6100 sayılı HMK’nun geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2013 tarihinden itibaren 1.822 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu O.. F.. hakkında verilen 250,00TL manevi tazminat kararı anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, davacı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir.
b-1086 sayılı HUMK.’nun 381.- 389. maddelerinde (6100 sayılı HMK m. 294 – 297), hükmün tefhimi, nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. HUMK’nun 388. maddesinde (HMK m. 297/II); hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur. Mahkemece araç hasarı konusunda açılan karşı davada ve davacı O.. F.. tarafından açılan birleşen davada talep edilen araç hasarı bakımından ayrı ayrı hesaplama yapılıp denetime olanak verecek şekilde her dosya bakımından ayrı ayrı karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.
2-Davalı ………… vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; davalı tarafın kazadan önce poliçenin mebdeinden iptal edildiği savunması üinde durulmamış olup, poliçenin geçerli olup olmadığı tartışılmadan hüküm kurulması ve kabule göre de geçerli ise poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olması gerektiği gözetilmeden karar verilmesi isabetli bulunmamıştır.
3-Davalı- karşı O.. F..’ın temyiz itirazlarının incelenmesinde
a-Dosya içindeki bilgi ve belgelere kararın dayandığı geciktirici nedenlere göre davalı karşı davacı O.. F..ın aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
b-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatın fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
c-Bozma neden ve şekilne göre davacının yargılama gider ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1/a nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dosya davacılar vekilnin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının miktar yönünden kesin olması nedeni ile REDDİNE, 3/A bendinde açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı ve birleşen dava davacısı O.. F.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine 1/B nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl dosya davacılar vekilinin 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ……………’nin 3/B bendinde açıklanan nedenlerle davalı karşı davacı ve birleşen dosya davacısı O.. F.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile verilen hükmün BOZULMASINA, 3/C bendinde açıklanan nedenlerle yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden asıl davacılar, davalı-davacı O.. F.. ve davalı ………… geri verilmesine 26.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.