Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/411 E. 2014/4223 K. 24.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/411
KARAR NO : 2014/4223
KARAR TARİHİ : 24.03.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/10/2013
NUMARASI : 2012/846-2013/690

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan bozma ilamında davacı vekilinin davalı 4.kişi Kanber’e yönelik temyiz itirazlarının adı geçen davalı için bedel farkının -İİK.nın 278/I fıkrasındaki sürenin geçmiş olması bir yana bırakılsa dahi- tek başına iptal nedeni olarak kabul edilemeyeceği, davacı tarafça bu davalının, borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olduğuna yönelik de yeterli delil ibraz edilemediği gerekçesiyle tümüyle reddine karar verilerek tasarrufun iptali davalarında 3. kişinin borçludan satın aldığı malı elinden çıkarması ve satın alan dördüncü kişinin davaya dahil edilmemesi ya da davaya dahil edilmekle birlikte davadaki gibi iyi niyetli olduğunun anlaşılması halinde İİK.nın 283/II maddesi uyarınca bedele dönüşen davada üçüncü kişinin dava konusu malları elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında bedelle sorumlu tutulması gerektiği ifade edilip somut olayda dava konusu edilen taşınmazların 3. kişi Bekir tarafından elden çıkarıldığı da gelen kayıtlardan anlaşıldığından taşınmazların davalı Bekir tarafından davalı Kamber’e satıldığı tarihteki gerçek değeri belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığına değinilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davacının yaptığı takipteki borcun ödenmiş olmasından dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bozmaya uyularak yargılama yapılmışsa da Mahkemece bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
İptal şartlarının oluştuğu ve davalı 3.kişinin taşınmazı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değer ile sorumlu tutulması gerektiği uyulan bozma ilamında açıklanmıştır. Dava dilekçesinde belirtilen takip dosyalarından 2003/920 sayılı takip dosyasında aciz belgesi sunulmuştur. Bu takip dosyasında, davalı 3.kişinin sorumlu olacağı aciz belgesindeki miktar dahi karşılanmadan davacının bozma sonrası ve karar düzeltme öncesi bir tarihte yapmış olduğu takip nazara alınarak borcun ödenmiş olduğundan bahis ile yazılı şekilde davanın konusuz kaldığına ilişkin hüküm tesisi doğru değildir. Mahkemece yapılacak iş 3.kişinin taşınmazı elden çıkardığı tarihteki gerçek değerini geçmemek üzere davacının kesinleşen takibindeki alacak ve ferilerini karşılayacak şekilde hüküm tesisinden ibarettir. Bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 24.03.2014 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.