Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/3925 E. 2014/6987 K. 05.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3925
KARAR NO : 2014/6987
KARAR TARİHİ : 05.05.2014

MAHKEMESİ : Alanya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2013/404-2013/540

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğuakalı aracı davalı şirkete kiraya verdiğini, aracı davalı şirketten kiralayan diğer kişinin 27/07/2007 tarihinde başka bir araca çarparak kaza yaptığını, aracın trafik sigortacısı ….. Sigorta AŞ’nin karşı aracın hasarını ödeyerek aracın ehliyetsiz kullanılması nedeniyle sigortalısı olan müvekkiline rücu davası açtığını ve davanın kabulüne ilişkin hükme dayanarak müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, bunun üzerine müvekkilinin de aracı kiraladığı davalı şirket hakkında Alanya 3. İcra Müdürlüğünün 2010/6782 sayılı dosyası üzerinden 10.712,25 TL asıl alacağın tahsili için icra takibine başladığını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, tüm dosya kapsamına göre, itirazın iptaline, asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1)Dava, trafik kazasından kaynaklanan haksız eylem nedeniyle ödenen tazminatın aracı kiralayan şirketten tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı vekili, kaza yapan aracın kiralanmasına ilişkin aracın maliki davacı ile davalı şirket arasında yapılan kira sözleşmesini dosyaya sunmuş olduğunu yargılama sırasında sunduğu dilekçelerinde belirtmiş olsa da taraflar arasındaki sözleşmeye dosya arasında rastlanmamıştır. Öncelikle kaza tarihini de kapsayan taraflar arasındaki kira sözleşmesinin temini sağlanarak kira ilişkisinin bulunup bulunmadığının saptanması gerekmektedir. Kira sözleşmesi bulunduğu takdirde sözleşmedeki şartlar değerlendirilip, ödenen tazminata konu zarara uğrayan dava dışı aracın hasar bedeli de belirlenip taraflar arasındaki sözleşme ilişkisine dayanan davacı zararı tespit edilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru olmamıştır.
Taraflar arasında aracın kiralanmasına ilişkin bir sözleşme bulunmaması halinde, dosya içerisinde bulunan ve davacıya ait aracın “.. Rent A Car” firması tarafından dava dışı P.. D..’e kaza tarihini kapsayacak şekilde kiralanmasına ilişkin sunulan kira sözleşmesi değerlendirilerek “.. Rent A Car” isimli firmanın şirket kayıtları, ticari defterleri ve gerekli tüm belgeler incelenerek anılan şirketin davalı şirket ile ilişkisi, duruşmaya gelerek beyanda bulunan Sami Doğru’nun kaza tarihi itibarıyla “.. Rent A Car” ve davalı şirket ile ilişkisi araştırılarak “….. Rent A Car” şirketinin davalı şirket ile ilişkisinin belirlenmesi halinde davalı şirketin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı değerlendirilip yukarıda belirtildiği gibi davacının zararı da tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
2)Kabule göre de, davalının sorumlu tutulacağı alacak miktarı likit (belirli, muaccel) olmayıp alacak miktarının tespiti yargılama yapılmasını gerektirdiğinden davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde verilen kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.