Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/3869 E. 2014/3668 K. 17.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3869
KARAR NO : 2014/3668
KARAR TARİHİ : 17.03.2014

MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/01/2014
NUMARASI : 2013/511-2014/44

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı şirkete kasko sigortalı aracın tek taraflı kazada hasara uğradığını, davalının ihbara rağmen sigorta tazminatı ödemediğini ileri sürerek, 12.939,00 TL.nın faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın yetki, zamanaşımı ve esas yönünden reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, Kasko Sigorta Sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, bu davalar 6762 S.TTK.nun 1268.maddesi gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. (6102 S.TTK.md.1420) Bu düzenleme Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının C.9.maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. 6762 S.TTK.nun 1292 ve 1299.maddeleri (6102 S.TTK.md 1446 ve 1427) hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günüdür.
Yukarıdaki açıklanan ilkeler karşısında somut olaya baktığımızda; dava konusu riziko 28.9.2010 tarihinde meydana gelmiş, eldeki dava 12.8.2013 tarihinde açılmıştır. Davalı vekili yasal süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur.
Sigorta sözleşmesinin tarafı olmayan sigortalı araç sürücüsünün aynı olay sebebiyle ve aynı nedene dayalı olarak davalı aleyhine daha önce 18.1.2011 tarihinde açmış olduğu dava sonunda Şanlıurfa 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/49 Esas, 2012/203 Karar sayılı dosyasından davanın aktif husumet yönünden reddine karar verilmiş olup, aktif dava ehliyeti bulunmayan sürücü tarafından açılmış olan bu davanın zamanaşımını kesen bir husus olmadığı da açıktır.
O halde; mahkemece, davalı vekilinin zamanaşımı def’i yönünden tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 17.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.