Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/3706 E. 2015/9121 K. 24.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3706
KARAR NO : 2015/9121
KARAR TARİHİ : 24.06.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 06.10.2010 tarihinde davalı … şirketine sigortalı 42 DM 148 plakalı aracın sürücü … idaresinde seyir halinde iken sürücünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen kazada araç içinde yolcu olan davacının yaralandığını, bu nedenle ıslah ile birlikte 25.016,70 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile 25.016,70 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminatın davalı … şirketinden istemine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup taraflarca ileri sürülmese dahi mahkeme tarafından yargılamanın her aşamasında resen ele alınması gereken bir husustur.
Somut olayda, davalı SNB Sigorta A.Ş’ye zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın davacı içinde yolcu iken meydana gelen kazada yaralanması nedeniyle bir miktar tazminatın davalıdan tahsilini talep edilmektedir. Sigorta şirketinin sorumluluğunun TTK’nin 1483/I. maddesinden kaynaklanmasına ve aynı yasanın 4. maddesine göre TTK’den kaynaklanan uyuşmazlıkların ticari dava sayılacağının açıkça belirtilmesine göre, bu halde yerel mahkemece, mahkemenin görevsizliği, Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olması nedeniyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.
2-Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 24.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.