YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3684
KARAR NO : 2014/2879
KARAR TARİHİ : 03.03.2014
MAHKEMESİ : Kırıkkale 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili müvekkiline ait aracın davalının sorumluluğunda bulunan su kanalına düşmesi nedeniyle hasarlandığını, hasar bedelinin tahsili için daha önce Kırıkkale 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1167 esas sayılı dosyasında talep edilmeyen fazlaya dair haklardan 367,00 TL araç hasarı, 250,00 TL değer kaybı, 445,00 TL tamir süresi için muadil araç temin bedeli ve hurda bedeli olmak üzere 1.061,50 TL’nin olay tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, husumet itirazında bulunup, dava değerinin belirlenebilir olması nedeniyle belirsiz alacak davası açılamayacağını ve dava açılırken dayanak alınan Kırıkkale 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1167 sayılı dosyasında verilen kararın temyiz edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davacı tarafından Kırıkkale 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1167 esas sayılı dosyasıyla hükmedilen hasarın fazlaya ilişkin kısmının tahsili için ek dava açılmış ise de davalı hakkında açılan davada esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi ve ek davanın açılmasını gerektirir kesinleşmiş mahkeme hükmü bulunmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı, değer kaybı, araç mahrumiyeti tazminatları ile hurda bedeli istemine ilişkindir.
Davacının işleteni olduğu aracın, gerekli işaretlemelerin ve güvenlik önlemlerinin alınmaması nedeniyle davalının bakım ve onarımından sorumlu bulunduğu su kanalına düşmesi sonucu oluşan hasar, değer kaybı ve araç mahrumiyetine ilişkin tazminatın davalı D.. M..nden tahsili istenmiş olup, davada hizmet kusuruna dayanılmıştır. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan davalı D.. M.. kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzelkişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması zorunludur.
O halde mahkemece, adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.