YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/358
KARAR NO : 2014/586
KARAR TARİHİ : 20.01.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 19. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/09/2013
NUMARASI : 2013/119-2013/546
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı H.. K.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkiline sigortalı aracın davalılardan S.. Ç..’nin maliki, H.. K..’in sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu hasarlandığını belirtip, sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsili için yaptığı icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı H.. K.. kusura itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Davalı S.. Ç.., aracı harici olarak diğer davalıya sattığını ve zilyetliğini devrettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalıların Kartal 3. İcra Müdürlüğü’nün 2010/8739 sayılı dosyası ve yaptıkları itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı H.. K.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, dava dilekçesine göre TTK’nun 1301. (6100 sayılı TTK’nun 1472) maddesinden kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıların maliki ve sürücüsü olduğu aracın çarpması sonucu müvekkiline ait araçta meydana gelen zarar için ödedikleri hasar bedelinin rücuen tahsili için yaptıkları icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamını talep ettiklerini belirtmiş ise de dava dilekçesinin ekinde ve icra dosyasının arasında bulunan davacı sigorta şirketi tarafından davalılara yazılan 18.11.2009 günlü ihtar yazılarından, davacıya trafik sigortalı aracın davalıların maliki ve sürücüsü olduğu araçla çarpışması sonucu davalıların aracında meydana gelen zarar için ödenen bedelin davacıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunun anlaşılması nedeniyle geri ödenmesinin talep edildiği anlaşılmaktadır. Bu iddiayı destekler şekilde dava dilekçesi ekinde trafik sigorta poliçesi sureti bulunmakta, kasko sigorta poliçesi olmadığı görülmektedir.
Bu durumda davacı ile sigortalısı arasında kasko sigorta poliçesinin ve ödeme belgesinin dosyaya ibrazının sağlanması ile dava dilekçesi, dava dilekçesi ekindeki 18.11.2009 günlü ihtar yazıları içeriği de dikkate alınarak davacı vekiline açıklattırılıp, icra takibinin davacıya sigortalı araçta meydana gelen zarar ödemesi için mi yoksa davalıların maliki ve sürücüsü olduğu karşı araçtaki zarar ödemesinin geri tahsili için mi yapıldığı tespit edilerek sonucuna göre deliller değerlendirilip yapılacak yargılama sonunda karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre davalı H.. K.. vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı H.. K.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı H.. K.. vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı H.. K..’e geri verilmesine 20.1.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.