YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3509
KARAR NO : 2014/2886
KARAR TARİHİ : 03.03.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2013
NUMARASI : 2011/505-2013/505
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı L.. A… vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili müvekkiline ait, davalıya kasko sigortalı aracın tek taraflı trafik kazası sonucu hasarlandığını ve değer kaybına uğradığını belirtip, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 9.000,00 TL hasar bedeli, 500,00 TL değer kaybı ve 500,00 TL araç mahrumiyeti bedeli olmak üzere 10.000,00 TL’nin 25.03.2011 tarihinden işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 30.10.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile yalnızca hasar bedeli olarak talebini 15.500,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı L.. A… vekili, davaya konu kazanın münhasıran alkolün etkisiyle gerçekleştiğini, değer kaybı ve araç mahrumiyeti istemlerinin kasko sigortası teminatı kapsamında bulunmadığını belirtip, faize itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile hasar bedeli olarak 15.500 TL alacağın ekspertiz rapor tarihi olan 31.03.2011 tarihinden avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, 500,00 TL değer kaybı ve 500,00 TL gelir kaybı zarar istemlerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1.Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat talepleri sigorta ettiren ile sigortacının tarafı olduğu sözleşmeye dayanmakta olup, bu davalar 6762 Sayılı TTK.nun 1268.maddesi gereğince 2 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. (6102 S.TTK.md.1420) Bu düzenleme Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartlarının C.9.maddesinde de açıkça ve aynen yer almaktadır. 6762 S.TTK.nun 1292 ve 1299.maddeleri (6102 S.TTK.md 1446 ve 1427) hükmü uyarınca zamanaşımı süresinin başlangıcı alacağın muaccel olduğu gün yani sigortalının rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği günden itibaren başlayan 5 günlük ihbar tarihinin son günüdür. 03.03.2014
Dosyadaki belgelere göre kaza, 25.03.2011 tarihinde meydana gelmiş olup zamanaşımı süresinin 30.03.2011 tarihinde başladığı dikkate alındığında ıslah tarihi olan 30.10.2013 tarihi itibariyle ıslah edilen kısım için iki yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunun kabulü gerekir. Dosya içeriğine göre zamanaşımını kesen ve durduran nedenlerin bulunmadığı, davalı şirket tarafından tazminatın ödeneceği, intiba yaratılarak zamanaşımı süresinin dolmasına neden olunduğuna dair bilgi ve belge sunulmadığı anlaşılmıştır.
Kısmi davada, zamanaşımı yalnızca dava açılan kısım için kesildiğinden ve geriye kalan meblağ için işlemeye devam ettiğinden, ıslahla arttırılacak miktar için de zamanaşımı süresinin dolmamış olması gerekir. O halde mahkemece, davalı sigorta şirketinin ıslah dilekçesine karşı süresinde bulunduğu zamanaşımı def’inin kabulü ile ıslah edilen 6.500,00 TL’lik hasar bedeline ilişkin kısım yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2.Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 3.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.