Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/3405 E. 2014/3931 K. 20.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3405
KARAR NO : 2014/3931
KARAR TARİHİ : 20.03.2014

MAHKEMESİ : Cizre Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/09/2013
NUMARASI : 2013/6-2013/480

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya trafik sigortalı aracın müvekkilleri desteği M. U. B.’ya çarparak vefatına neden olduğunu belirterek fazlaya dair haklarını saklı tutarak 10.000,00.-TL maddi tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir.
Davalı G.. S.. A.Ş. vekili, yetkili mahkemenin İstanbul mahkemeleri olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; HMK 6, 16. ve 2918 sayılı KTK’nın 110. maddesi gereğince yetkili kılınan mahkemelerden birinde açılmadığı, yetkili mahkemenin davalının yetki itirazında belirttiği merkezinin bulunduğu İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesi ile davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava davacı murisinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu’nun 45. maddesi (6098 sayılı BK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
1086 sayılı HUMK’nın 21. maddesinde “Haksız bir fiilden mütevellit dava o fiilin vuku bulduğu mahal mahkemesinde ikame olunabilir” hükmü yer almaktadır (HMK m. 16). Diğer taraftan, 2918 sayılı KTK’nun “Hukuki Sorumluluk ve Sigorta” başlıklı sekizinci kısmının beşinci bölümünde “Ortak Hükümler” ana başlığı altında “Yetkili Mahkeme” alt başlıklı 110. maddesinde ise; “Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir” ifadesine yer verilmiştir.
HMK’nin haksız fiillerde yetkiyi düzenleyen 16.maddesinde haksız fiilden doğan davalarda uygulamada ve doktrinde oluşan görüşler dikkate alınarak haksız fiilin işlendiği yer dışında zararın meydana geldiği yer, gelme ihtimalinin bulunduğu yer ve karşılaştırmalı hukuktaki örnekler de dikkate alınarak zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olarak kabul edilmiştir.
Bir dava için birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı, bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasının bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiç birisinde açmaz ve yetkisiz bir mahkeme de açar ise, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, trafik sigortacısına yöneltilen davada, dava HMK 16. maddesi gereğince davacıların yerleşim yeri mahkemesinde açılmış olması bakımından yetki itirazının reddiyle işin esasına girilerek tarafların iddia, savunma ve delilleri toplanarak varılacak sonucu göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.