Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/2977 E. 2015/8600 K. 11.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2977
KARAR NO : 2015/8600
KARAR TARİHİ : 11.06.2015

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı tek taraflı trafik kazasında aracın sürücüsü olan …’un vefat ettiğini, müvekkilinin eşi olan müteveffanın desteğinden yoksun kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; zararın teminat kapsamında olmadığını, kazanın karayolu üzerinde meydana gelmediğini ve kaza tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın karayolu sayılmayan yerde meydana geldiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (…)’nun 2. maddesinde bu Kanunun, karayollarında uygulanacağı belirtildikten sonra, bu kural biraz daha genişletilerek aynı maddenin (a) ve (b) fıkralarındaki durumlarda da uygulanabileceği öngörülmüş; karayolu tanımına girmediği halde genel trafiğin kullanımına açık olan yerler “karayolu gibi” kabul edilmiştir.
Bu bağlamda, karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerler ile, erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan …, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da, bu Kanun hükümlerinin uygulanacağı; bu haliyle, toplu trafiğin bulunduğu yerler ile karayoluyla bağlantısı olan yerlerin de bu kapsama alındığı belirtilmiştir.
Anılan yasal düzenlemeler gereğince kamunun yararlandığı tüm yollar karayolu tanımı içindedir. Bu açıdan karayolunda taşıt trafiğine kamu yönetimince izin verilip verilmemesi önemli olmayıp fiilen bu amaçla kullanılması yeterlidir. Yine karayolu zemininin asfalt, beton, taş veya toprak olması arasında herhangi bir fark bulunmamaktadır. Bu açıdan köy, orman, dağ, tarla ve yayla yolları da karayoludur.
Somut olayda; davalı … şirketine zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olan traktör tarla içerisinde iken devrilmiş ve araç sürücüsü olan … vefat etmiştir. Davacı, eşi olan müteveffanın desteğinden yoksun kaldığı gerekçesiyle destekten yoksun kalma tazminatının tahsilini talep etmiştir.
Yukarıda da açıklandığı üzere; Karayolları Trafik Kanunu’nun uygulanması için kazanın mutlaka karayolunda meydana gelmesi gerekmeyip karayolu ile bağlantısı olan, karayolu sayılan bir alanda meydana gelmesi halinde de karayolunda meydana gelmiş gibi kabul edilmektedir. Davaya konu trafik kazasının meydana geldiği yerin (tarlanın) karayolu ile bağlantısı bulunmaktadır. 2918 sayılı …’nun 2. maddesi gereğince karayolu bağlantısı olduğundan kazanın meydana geldiği yer karayolu sayılan yerlerdendir. Bu nedenle meydana gelen zarar teminat kapsamındadır. Bu durumda mahkemece, zararın teminat kapsamında olduğu kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 11.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.