Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/24287 E. 2015/10504 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/24287
KARAR NO : 2015/10504
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

MAHKEMESİ : Ankara Batı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2014
NUMARASI : 2009/580-2014/165

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Davacılar vekili, davacı Abdullah’ın sürücüsü, davacı Zübeyir’in maliki olduğu aracın, belediye adına yeşil alan sulama işini yapan, davalı Necati’nin sevk ve idaresindeki, davalı A.. A..’ye trafik sigortalı tankere çarptığını, davacının ağır şekilde yaralandığını, gözünde görme kaybının meydana geldiğini, malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davacı Zübeyir için araçtaki hasar nedeniyle 100,00 TL, davacı Abdullah için 400,00 TL işgücü kaybı tazminatı ve 25.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile işgücü kaybı tazminatı taleplerini 103.285,51 TL’ye, hasar tazminatı taleplerini 1.500,00 TL’ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Birleştirilen davada, yeşil alan sulama işinin ihale ile davalı şirkete verildiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle davacı Zübeyir için araçtaki hasar nedeniyle 100,00 TL, davacı Abdullah için 400,00 TL işgücü kaybı tazminatı ve 7.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; A.. B.. aleyhine açılan davanın yargı yolu ve görev nedeniyle dava şartı yokluğundan reddine, 103.285,51 TL işgöremezlik tazminatının davalılar N.. A.., …. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti ve A.. A..’den 25/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar N.. A.. ve ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti’den 25/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1086 Sayılı HUMK’nun 388. ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK’nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Ayrıca; 1086 Sayılı HUMK’nun 45. maddesi ile 6100 Sayılı HMK’nun karşılık 166. maddesi uyarınca, birleştirilen dava dosyaları birbirlerinden bağımsız ayrı davalar olup asıl ve birleştirilen her dava hakkında usul hükümlerine göre ayrı ayrı hüküm kurulması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin her dava için ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. Yukarıda belirtilen ilkeler gözardı edilerek, asıl ve birleştirilen davalar için tek hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
2-1086 Sayılı HUMK’nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK’nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerektiği gibi HUMK.nun 388/3. maddesi gereğince (HMK. 297/c) hükmün gerekçesinde tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin gösterilmesi gerekir.

Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği T.C. Anayasasının 141/3. maddesinde de açıkça belirtilmiştir.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
Zira, tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri, davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini bilmeleri gerekir.
Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
Somut olayda, davalı belediye yönünden açılan davanın yargı yolu ve görev yönünden reddine karar verilmişse de, kararın gerekçesinde, red nedeni açıklanmadığı gibi davalı belediyenin, yeşil alan sulama işini diğer davalı…. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti.’ne ihale ile verdiği, sorumluluğun …… Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti.’nde olduğu şeklinde açıklamalar yapılarak tereddüte neden olunmuştur. Bu husus yukarıda açıklanan ilkelere aykırılık oluşturduğundan, hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Bozma nedenine göre davacılar vekilinin ve davalı ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin ve davalı ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı ….. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı …. Altınpark İşletmeleri Ltd.Şti’ne geri verilmesine 12/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.