Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/23494 E. 2017/1050 K. 06.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23494
KARAR NO : 2017/1050
KARAR TARİHİ : 06.02.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı …’in, hissedarı ve yönetim kurulu üyesi olduğu dava dışı şirketin borcu nedeniyle şirket ortakları ile birlikte davacı şirket adına bono düzenlediğini, bono bedelinin ödenmemesi üzerine icra takibi yaptıklarını, davalı borçlu …adına kayıtlı kooperatif hissesine haciz konulmak üzere müzekkere yazıldığında koperatif hissesinin diğer davalı …’a devredildiğinin anlaşıldığını, kooperatif hisse devrinin bono vade tarihinden iki gün önce yapıldığını, davalı …’un davalı …’in ekonomik durumunu bildiğini ve bu nedenle mal kaçırmak amacının açık olduğunu öne sürerek yapılan tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı … vekili, diğer davalı …’u satış esnasında tanıdığını, satış bedelinin bir kısmı ile kredi borcunun kapatıldığını, davacının hiçbir somut veriye dayanmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, taşınmazı emlakçı vasıtası ile aldıklarını, bankadan taşınmazı satın aldıkları gün bedeli kadar para çektiklerini, paranın bir kısmı ile diğer davalının kredi borcunun bankaya ödendiğini, kalan kısmın ise kendisine elden verildiğini, tüm bu işlemlerin aynı gün yapıldığını, diğer davalı …’le ilk defa satış sırasında tanıştıklarını, alacaklılarından mal kaçırma kastını bilmelerine imkan olmadığını, hissenin gerçek değeri üzerinden alındığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

../…

-2-
2014/23494
2017/1050

Mahkemece, davalılar arasında akrabalık ilişkisi olmadığı, davacının davalı …’ın diğer davalı …’in durumunu bilerek işlem yaptığını kanıtlayamadığı, satış işleminin muvazaalı olarak yapıldığına ilişkin somut delil bulunmadığı, dava konusu taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında çok az fark bulunduğu belirtilerek, kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, ivazlar arasında fark bulunmamasına, 3. kişi konumundaki davalı …’ın borçlu davalının mali durumu ile alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğunun kanıtlanamamasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 06/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.