YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22945
KARAR NO : 2014/19459
KARAR TARİHİ : 25.12.2014
MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/05/2014
NUMARASI : 2012/239-2014/141
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya trafik sigortalı aracın müvekkiline ait araca arkasından çarpması sonucu müvekkilinin yönetimindeki aracın savrularak ön kısımlarıyla yolun solunda bulunan toprak yığınına çarparak arka ve ön kısımlarından hasarlandığını olayla ilgili tutanak düzenlendiğini, ihbara rağmen davalının zararı karşılamadığını belirterek şimdilik 8.000,00 TL’nin hasar dosyasının eksper tarafından davalıya teslim edildiği tarihten işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 16.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 7.000,00 TL daha artırarak toplam 15.000,00 TL’nin 21.12.2009 tarihinden işleyecek faiziyle davalıdan tazminini istemiştir.
Davalı vekili, dava konusu kazanın ihbar edildiği şekilde meydana gelmediğini, davacı aracının ön kısmındaki hasarın bu kazada oluşmadığını, davacıya ait aracın daha öncede kazaya karıştığını müvekkiline trafik sigortalı aracın işletenini bu kazada oluşan hasarlarının tazmini için dava dışı kasko sigortasına (F.. Sigorta AŞ) müracaat ettiğni, ilgili şirketin de olayı şaibeli bularak zararı gidermediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı aracının arkasında oluşan 4.610,00 TL hasar bedelinin 7.12.2009 temerrüt tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki sendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine kaarrv ermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Davalı, karşı aracın ZMSS şirketidir. Sürücüler arasında kanuna uygun olarak maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmiştir. Kaza tespit tutanağı ve dosyaya ibraz edilen fotoğraflardan, davalıya sigortalı aracın ön kısımlarıyla davacı aracının arkasından çarpması sonucu, davacı aracının çarpmanın etkisiyle savrularak aracın ön kısımlarıyla toprak yağınına çarptığı ve ön kısımlarından da hasarlandığı belirlenmiştir. Her iki sürücü ve araçları olay mahallinden geçen, çekici aracı sürücüleri de olayı doğrulamışlardır. Davacı aracı 20.11.2009 tarihinde meydana gelen kazadan 27.1.2012 tarihinde yapılan ilk keşfe kadar tamir için götürüldüğü servise ait açık alanda bırakılmış sonraki incelemelerde bu tarihten sonra yapılmıştır. 27.1.2012 tarihli keşifle davacı aracının ön kısmıyla çarptığı toprak yığını içinden keşfe katılan bilirkişi tarafından bu araca ait olduğu tespit edilen parçalar bulunmuştur. Açık alanda bulunan araçta bu süre içinde bir kısım yerlerinden paslanma ve çürüme olabileceği gözardı edilmiş, yine hava yastıklarının da bu süreçte araç içine sarkması mümkündür. Kaldı ki olayın davacı tarafın ihbar ettiği şekilde değilde davalı tarafça ileri sürülen şekilde meydana geldiği ve hasarın teminat dışında kaldığı soyut olarak değil, somut bir şekilde davalı sigortacı tarafından ispat edilmelidir. İspat yükü davalı sigortacıdadır. Dosyada alınan 1.bilirkişi kurulu raporunda davacı aracında oluşan hasarların bu kaza sonucu meydana geldiği tespit edilmiş ancak aracın pertinin uygun bulunup bulunmadığı hususunda inceleme yapılmadan 18.331,00 TL onarım gideri belirlenmiştir. İtiraz üzerine alınan 2.bilirkişi kurulu tarafından yüzeysel inceleme sonucu rapor tanzim edilmiş dosyadaki veriler üzerinde değerlendirme yapılmadan davalı taraf nezdinde düzenlenen araştırma raporu tekrarlanmış ve aracın önündeki hasarın bu kaza sonucu olmayacağı bildirilmiştir. Hükme esas alınan 3.bilirkişi kurulu raporunda, davacı aracına ait fotoğraflar ile davalı aracına
ait fotoğraflar dahi karıştırılarak değerlendirmede bulunulmuş, özet olarak aracın arkasındaki hasarın bu kazada olabileceği ön kısımdaki hasarın oluş şekli, olay yeri ve diğer araçtaki hasarla uyumsuz olduğu belirtilmiştir. Davacı aracının bu kazadan önce, 31.05.2008 tarihinde bir başka aracın arkasından çarparak kazaya karıştığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Davacı tarafın itirazları da değerlendirilmemiştir. Eksik inceleme ile hüküm verilemez.
Bu durumda mahkemece, öncelikle davacı aracının karıştığı 31.05.2008 tarihli kazaya ilişkin kaza tesbit tutanağı, araçların hasarlı fotoğrafları, hasar miktarlarını, hangi parçaların değiştiği ya da onarıldığına dair tüm belgelerin dosyaya getirilmesi, daha sonra Karayolları Genel Müdürlüğü fen heyetinden seçilecek araç hasarı konusunda uzman bilirkişi kurulundan kaza tutanağı, sürücülerin tanıkların beyanları, araçların fotoğrafları, olay yerine ilişkin fotoğraflar, önceki hasar belgeleri, davacı vekilinin itirazları, davalının savunmaları, eksper, araştırma raporları, önceki bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilip irdelenerek, davaya konu kaza sebebiyle davacı aracında meydana gelen hasar miktarı, aracın ön kısmındaki zararın bu kazada meydana gelip gelmeyeceğini, araçtaki hasara göre onarımının mı pertinin mi uygun olduğu hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı H.. G.. vekilini temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.