YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22440
KARAR NO : 2014/19035
KARAR TARİHİ : 18.12.2014
MAHKEMESİ : Osmaniye 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2014
NUMARASI : 2013/305-2014/547
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı-birleşen dosya davalısı İçişleri Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafa ait aracın, müvekkiline ait resmi araca çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, tespit raporuna göre araçta 11.849,52 TL hasar, 2.000 TL değer kaybı bulunduğunu, davalı sürücünün olayda tamamen kusurlu olduğunu belirterek 380.80 TL tespit gideri dahil 14.230,52 TL’nın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı N.. Y.. vekili, müvekkilinin yeşil ışıkta kavşaktan geçmek isterken, davacı taraf aracının kırmızı ışıkta kavşaktan geçiş yapması sonucunu kazanın meydana geldiğini, müvekkilinin seyrettiği istikamete hiçbir trafik görevlisinin dur işaretiyle uyarıda bulunmadığını, kaza tutanağının taraflı düzenlendiğini, olaya ilişkin mobese görüntülerinin bulunduğunu, müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, hasarın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı N.. Y.. vekili tarafından, mahkemenin 2014/237-259 sayılı dosyasında, İçişleri Bakanlığı aleyhinde açılan ve eldeki dava dosyası üzerinde birleştirilen davada; davalı idareye ait aracın kırmızı ışıkta geçmesi nedeniyle müvekkilinin yönetimindeki araca çarptığını, tespit raporuna göre araçta 8.702,80 TL hasar, 2.000 TL değer kaybı zararı olduğunu belirterek şimdilik toplam 10.702,80 TL’nın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsili talep edilmiştir.
Davalı idare vekili, kusuru, hasar miktarını kabul etmediğini, davanın olayda kusurlu olduğunu belirterek birleştirilen davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile 3.557,63 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan tahsiline, birleştirilen davanın kısmın kabulü ile 8.027,10 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalı idareden tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı-birleştirilen dosya davalı İçişleri Bankanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı-birleştirilen dosyada davalı idare vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl ve birleştirilen davalar, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 266.maddesi hükmüne göre “Mahkemece, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde, taraflardan birinin talebi veya kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.”
Trafik kazalarında, zarar veren taraf, kusuru oranında gerçek zarardan sorumlu olur. Kusur ve zarar miktarının konusunda uzman bilirkişilerce tespit edilmesi gerekir. Taraflarca tek taraflı olarak yaptırılan ve karşı tarafın açıkça kabul etmediği tespit raporlarında belirlenen hasar miktarına hükmedilemez.
Somut olayda, davaya konu trafik kazasına ilişkin olarak düzenlenen kaza tespit tutanağında davalı-davacı N.. Y..’a trafik görevlisinin uyarı ve işaretine uymama kuralını ihlal etmekten asli ve tam kusur verilmiştir. Olay mahalli trafik ışıklı kavşak olup, tutanağa göre trafik görevlileri, trafiğin akışına müdahale etmişlerdir. Hükme esas alınan kusur konusunda düzenlenen raporda, mobese görüntüleri de incelenerek trafik akışına müdahale eden trafik görevlilerine %50, (davacı tarafa geçmesi yönünde işaret verirken, davalı yönüne durması yönünde işaret verilmemesi vs.nedeniyle) davalı ve davacı taraf araç sürücülerine %25’er oranında kusur izafe edilmiştir. Davacı taraf, davalı sürücünün olayda %100 kusurlu olduğuna dayanarak asıl davayı açmış, birleşen davada ise davacı-davalı N.. Y.. vekili, davalı idare aracının sürücüsünün olayda %100 kusurlu olduğunu ileri sürmüştür.
Kaza tespit tutanağındaki kusur tespiti ile hükme esas alınan bilirkişi raporundaki kusur tespiti çelişmiştir. Bu çelişki giderilmediği gibi, tarafların aracında meydana gelen gerçek zarar miktarının belirlenmesi hususunda mahkemece inceleme yaptırılmadan, tarafların tek taraflı olarak yaptırdığı tespit raporlarındaki hasar miktarları hükme esas alınmıştır. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Bu durumda mahkemece, İTÜ veya KGM fen heyeti gibi kurum veya kuruluşlardan seçilecek önceki bilirkişiler dışında, hasar ve kusur konularında uzman bilirkişi kurulundan, tüm dosya kapsamına göre, önceki bilirkişi raporlarının da irdelendiği olayda tarafların kusur durumlarının ve araçlarda bu kaza sebebiyle oluşan gerçek hasar durumunun tespiti hususlarında ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-davalı idare vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyize gelen davacı-davalı idare lehine BOZULMASINA, 18.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.