Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/22142 E. 2015/11661 K. 05.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22142
KARAR NO : 2015/11661
KARAR TARİHİ : 05.11.2015

MAHKEMESİ : Van 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/02/2014
NUMARASI : 2009/89-2014/149

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne karşılık davasının reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı-karşı davacı vekili ile davacı-karşı davalı vekili tarafından (katılma yolu ile) temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı taraf aracının, müvekkilinin yönetimindeki resmi araca çarparak hasarladığını, olayda müvekkilinin de yaralandığını, müvekkilinin aracı kendi imkanları ile tamir ettirdiğini, davalı sürücünün olayda tamamen kusurlu olduğunu belirterek şimdilik (hasar, değer kaybı ve tespit gideri toplamı) 12.070 TL maddi, 2.000 TL manevi olmak üzere toplam 14.070 TL’nın kaza tarihinden işleyecek faizi ile (davalı sigortacı poliçe limiti ile araç hasarından sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı H.. M.. vekili, davacının resmi aracı tamir ettirmiş olamayacağını, değer kaybını isteyemeyeceğini, basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralandığını, kusuru, tazminatı kabul etmediğini belirterek asıl davanın reddini savunmuş; müvekkilinin olayda kemik kırığı olacak şekilde yaralandığını, aracın zararının %20’sinin müvekkilince karşılandığını, karşı davalının sigortacısının bir kısım zararı ödediğini, çekici ücreti, yapılan keşif gideri, vekalet ücreti, masraflarının karşılandığını, olayda karşı davalının kusurlu olduğunu, tespit raporu ile bunun doğrulandığını, Van 2.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2005/673 E sayılı dosyasında müvekkilinin tamamen kusurlu olduğu gerekçesiyle mahkumiyet kararı verilmiş ise de, kararın temyiz edildiğini, kesinleşmediğini
../…

– 2 –
2014/22142
2015/11661

belirterek 2.000 TL araç hasarı, 2.000 TL çekici ücreti, yargılamalar sırasında yapılan keşif vs masraflarla, vekalet ücreti olmak üzere 4.000 TL maddi, 2.500 TL manevi tazminatın olay tarihinden işleyecek faiziyle karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı A. Sigorta A.Ş vekili, sigortalının kusuru oranında gerçek zarardan poliçe limitine kadar sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile 1.875 TL maddi tazminatın davalı A. Sigorta A.Ş’den dava tarihinden, diğer davalı H.. M..’dan kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine, karşılık davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı-karşı davacı vekili ile davacı-karşı davalı vekili tarafından (katılma yolu ile) temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, kusur durumunun Van 2.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2005/673 E sayılı dosyasındaki maddi vakıa gözönünde tutularak belirlenmiş olmasına, davacı Y.. K.. tarafından emniyete ait aracın zararının giderildiğinin anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı Y.. K.. vekili ile davalı-karşı davacı H.. M.. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl ve karşılık davalar, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı-karşı davacı H.. M..’ın aracında 1.833,48 TL tutarında hasar olduğu, bunun davacı-karşı davalının kusuruna isabet eden (%75) kısmının 1.375,11 TL olduğu, 1.133 TL’sının karşı aracın ZMSS şirketince ödendiği bakiye 242,11 TL tazminat kaldığı dosya kapsamı ve bilirkişi raporlarından anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece, davalı-karşı davacı H.. M..’ın davasının (maddi tazminat) kısmen kabulü ile 242,11 TL tazminatın karşı davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu gibi maddi hasara ilişkin ödemenin güncellenemeyeceği dikkate alınmaksızın Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısınca dava tarihinden önce yapılan ödeme güncellenerek davacı-karşı davalının güncellenme sonucu alacağının kalmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.

../…

– 3 –
2014/22142
2015/11661

3-Davaya konu kaza sonucu davacı Y.. K.., basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde davalı-karşı davacı H.. M.. da kemik kırığı oluşacak ve 25 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaralanmışlardır. H.. M..’ın kaza dışında bir başka şekilde yaralandığı iddia ve ispat edilmemiştir. Her iki davacı da yaralanmaları sebebiyle manevi tazminat talep etmişlerdir. BK’nun 47.maddesi (6098 Sayılı BK’nun 56.md.) gereğince hakim, özel halleri gözönünde tuturak manevi zarar adı ile hak sahibine adalete uygun şekilde manevi tazminata karar verebilir. Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 Sayılı iBK’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlarda açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bu durumda mahkemece meydana gelen trafik kazası nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalıların sorumluluğunun niteliği, kusur oranları da gözönünde tutularak olay tarihindeki paranın satın alma gücüne uygun düşecek şekilde, davacı Y.. K.. ve karşı davacı H.. M.. için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde makul miktarda manevi tazminatlara hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi tarafların basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralandıklarından bahisle manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
Kabule göre de; asıl davada dava, davalı H.. M.. ile A. Sigota A.Ş aleyhinde açılmıştır. 1.875 TL maddi tazminatın her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece kabul edilen maddi tazminat yönünden hesaplanan yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı Hasan ile birlikte davalı A.

../…

– 4 –
2014/22142
2015/11661

Sigorta A.Ş’nin de sorumlu tutulması gerekirken, sadece davalı-karşı davacı H.. M..’dan tahsiline karar verilmesi de isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-davalı Y.. K.. vekili ile davalı-davacı H.. M.. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı-davacı H.. M.. vekilinin, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı-davalı Y.. K.. vekili ile davalı-davacı H.. M.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı-davalı Yasin Kadaşa ve davalı-davacı H.. M..’a geri verilmesine 5.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.