Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/22048 E. 2017/5743 K. 22.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22048
KARAR NO : 2017/5743
KARAR TARİHİ : 22.05.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların araç işleteni, sürücüsü, trafik sigortacısı ve ferdi kaza koltuk sigortacısı olduğu otobüsün yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanıp sakat kaldığını, manevi çöküntüye uğradığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL. maddi tazminatın olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan, 30.000,00 TL. manevi tazminatın ise … şirketi dışındaki diğer davalılardan dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiş; 29.03.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 290.596,75 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … şirketi vekili, poliçeye göre tedavi gideri ve daimi sakatlık başına azami teminatın 60.000,00 TL. olduğunu ve bu miktarın davacıya ödendiğini, davalının başkaca bir sorumluluğu kalmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili, kazanın aracın mekanik arızası nedeniyle meydana geldiğini, davalının meydana gelen kazada kusuru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …vekili, davalının istihdam ettiği sürücünün dikkatsizliği ve yol durumundan kaynaklanan nedenlerle kazanın meydana geldiğini, davacının aradan geçen süre içinde iyileştiğini, maddi ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, aracın sigortalı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacının otobüste yolcu olması nedeniyle kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı, kaza nedeniyle %100 meslekte kazanma gücünü yitirdiği, 289.603,35 TL. karşılanmayan maddi zararının bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 289.603,35 TL. maddi tazminatın, davalı … şirketi ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte poliçe limitleriyle sınırlı sorumlu olmak üzere, diğer davalılar kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle sorumlu olmak üzere tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; 10.000,00 TL. manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı … Belediyesi ve …’dan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiş olup 11. Hukuk Dairesi’nin 2012/10989 Esas- 2013/9913 Karar sayılı ve 14.05.2013 tarihli ilamıyla; “davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazları yerinde olmadığından reddinin gerektiği; davalı … şirketinin davadan önce davacıya 60.000,00 TL. ödediğini savunmasına rağmen, mahkemece bu savunma üzerinde durulmayıp aktüerya bilirkişisince belirlenen zararın tamamına hükmedildiği, davalı … şirketinin Zorunlu Mali Sorumluluk … Poliçesi ve Koltuk Ferdi Kaza … Poliçesi düzenlemiş olduğu, davalı … şirketinden yapılan ödemeye ilişkin dosya getirtilerek hangi poliçe nedeniyle ödeme yapıldığı saptanıp, Koltuk Ferdi Kaza … Poliçesinin bir meblağ sigortası olduğu da dikkate alınarak, davacının belirlenen zararından bu nedenle indirim yapılması gerekip gerekmediği de değerlendirilerek, oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken, davalı … şirketinin bu yöndeki savunması üzerinde durulmaksızın eksik incelemeyle hüküm kurulmasının doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının zararının bilirkişi raporuyla 289.603,35 TL. olarak saptandığı, davalı sigortacı tarafından … poliçesi kapsamında 60.000,00 TL. ve Koltuk Ferdi Kaza … Poliçesi kapsamında 5.000,00 TL. ödeme yapıldığı, bu ödemelerin hesaplanan miktardan mahsup edilmesi gerektiği, manevi tazminata ilişkin kurulan hükmün bozma kapsamı dışında kalması nedeniyle kesinleştiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 224.603,35 TL. maddi tazminatın davalı …ve …’dan olay tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, fazla isteğin reddine; davalı … şirketi aleyhine açılan maddi
tazminattan 5.000,00 TL’ye ilişkin talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle, Harçlar Kanunu’ndaki düzenlemeyle bedensel zarara ilişkin davalarda, sadece davanın açılması sırasında alınan harcın 1/20 oranında olacağının benimsenmiş olmasına göre; davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu kaza sonucu oluşan işgöremezlik nedeniyle davacı lehine hüküm altına alınan maddi tazminata ilişkin hükmün temyizi üzerine, 11. Hukuk Dairesi tarafından, davalı … şirketinin poliçe gereği yaptığını ileri sürdüğü ödemelerin tespiti ile buna göre tazminat miktarının saptanması gerektiği gerekçesiyle mahkemenin ilk kararı bozulmuştur. Mahkeme tarafından bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davalı … şirketine yazılan yazıya verilen cevapta ise; … poliçesi kapsamında 60.000,00 TL. sakatlanma teminatının davacıya 25.10.2007 tarihinde ve ferdi kaza koltuk sigortası kapsamındaki 5.000,00 TL. teminat bedelinin 28.02.2008 tarihinde ödendiği bildirilmiştir. Davacı için bilirkişi raporuyla saptanan 289.603,35 TL. işgöremezlik tazminatından, davalı … şirketi tarafından ödendiği bildirilen toplam 65.000,00 TL’nin düşülmesi suretiyle saptanan miktar, diğer davalılar aleyhine hüküm altına alınmıştır.
Davacının hak kazanabileceği işgöremezlik tazminatının hesaplanması konusunda, bozmadan önceki yargılama sırasında alınan ve mahkemenin de hükme esas aldığı 12.05.2011 tarihli bilirkişi raporu incelendiğinde; davacı için 349.603,35 TL. İşgöremezlik tazminatı hesaplandıktan sonra, bu miktardan 60.000,00 TL’lik … ödemesi düşülmek suretiyle 289.603,35 TL. sonuç tazminat belirlemesi yapıldığı görülmektedir. Bozma öncesinde alınan raporda, davalı sigortacının ödediği 60.000,00 TL. hesapta dikkate alınmış olduğundan, bozmadan sonra verilen hükümde, davalı sigortacının ödediği 60.000,00 TL’nin tazminattan yeniden düşülmesi doğru olmamıştır.
Bu durumda mahkemece; davalı … şirketi tarafından, … poliçesi kapsamında davadan önce ödenen 60.000,00 TL’nin, hesaplama sırasında tazminattan düşüldüğü, bu
miktarın davacı için hesaplanan tazminattan ikinci kez düşülemeyeceği gözetilerek; daha önce saptanan tazminattan 60.000,00 TL’lik … ödemesi yeniden düşülmeden hüküm tesis edilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Davacı tarafça 10.000,00 TL. maddi tazminat istemiyle tüm davalılar aleyhine dava açıldığı, davacı vekilinin 29.03.2011 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat talebinin … şirketi dışında kalan davalılar yönünden arttırıldığı, davalı … şirketi yönünden reddolunan alacak miktarının 10.000,00 TL. olduğu gözönünde bulundurularak ve karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan … 12/1. maddesine göre vekalet ücretinin belirlenmesi gerekirken; yanılgılı biçimde, aleyhine ıslah yapılmayan davalı … şirketi yönünden 60.000,00 TL. üzerinden vekalet ücreti belirlenip hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
4-Davalı … şirketi tarafından, ferdi kaza koltuk … poliçesi kapsamındaki 5.000,00 TL’lik ödemenin yargılamanın devamı sırasında yapıldığı, bu miktar yönünden davalı sigortacı için davanın konusuz kaldığı kabul edilerek karar verilmesine yer olmadığı biçiminde hüküm tesis edildiği, davacının dava açmakta haklı olduğu gözetilerek; HMK’nun 331/1. maddesi gereği, davalı … şirketi yararına bu miktar yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi de hatalı olmuştur.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2), (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.