YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21660
KARAR NO : 2014/18230
KARAR TARİHİ : 11.12.2014
MAHKEMESİ : Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2012
NUMARASI : 2011/1003-2012/1813
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı araçta meydana gelen 6.900 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalıların yolun bakım ve onarımı gereği gibi yapmamaları sebebiyle %75 oranında kusurlu olduklarını belirterek kusur oranına isabet eden 5.175 TL’nın ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili, hizmet kusuruna dayanıldığını, kusuru kabul etmediğini, davacının sigortalısının hızlı olması sebebiyle olayda kusurlu olduğunu, illiyet bağı olmadığını, avans faizi istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı K.. M.. vekili, kazanın meydana geldiği yolun müvekkilinin sorumluluğunda bulunmadığını, Ankara Büyükşehir Belediyesinin bakım alanında kaldığını belirterek davanın husumet nedeniyle reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı K.. M.. aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine, davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı aleyhinde açılan davanın kısmen kabulü ile 4.485 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle bu davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 2918 Sayılı KTK’nun 6099 Sayılı Yasa’nın 14.maddesi ile değişik 110.maddesinde; “işleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara
ilişkin olanları dahil, bu kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür” hükmü yer almaktadır.
Bir kamu hizmeti görmekle yükümlü davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na, 2918 Sayılı KTK’nun 10/b maddesinde, yapım ve bakımından sorumlu olduğu yolları trafik düzeni ve güvenliğini sağlayacak durumda bulundurmak, karayolu yapısında ve üzerinde yapılacak çalışmalarda gerekli tedbirleri almak, aldırmak ve denetlemek görevleri verilmiş bulunmaktadır. Bu görevin 2918 Sayılı Yasada verilmiş olması, bunun ihlali nedeniyle oluşacak zarardan dolayı idarenin özel hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucu çıkarılamaz. Hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar yönünden, idare aleyhine tam yargı davasının idari yargı yerinde açılması gereklidir. Esasen, 2918 Sayılı Yasanın hukuki sorumluluğa ilişkin 85 vd maddelerinde, araç işletenin sorumluluğu düzenlenmiş olup, idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur.
Somut olayda, yol üzerinde münferit çukurlar bulunması sebebiyle kazanın meydana geldiği, davalı idarenin yolun bakım ve onarımını gerektiği gibi yapmadığı, trafik düzeni ve güvenliği için gerekli tedbirleri olmadığı, bu nedenle kuurlu olduğu gerekçesiyle, hizmet kusuruna dayanılarak dava açılmıştır.
Bu durumda mahkemece, görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması gerektiğinden, davalı belediye başkanlığı yönünden idari yargı mahkemelerinin görevli olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre davalı belediye vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na geri verilmesine 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.