Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/20208 E. 2014/16217 K. 18.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20208
KARAR NO : 2014/16217
KARAR TARİHİ : 18.11.2014

MAHKEMESİ : Rize 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/06/2014
NUMARASI : 2013/190-2014/479

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkiline ait olan 53 DK 100 plaka sayılı aracın davalının işlettiği otoparkın 24.09.2011 tarihinde su basması sonucu araçlarının zarar gördüğünü, davacının uğradığı zararların tespiti için Rize 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/41 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, hasarın oluştuğu tarih olan 24/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek faiz ile birlikte 30.617,00 TL.nin davalıdan alınmasına karar verilmesini, hasarın 30.000,00 TL.lik kısmına 24/09/2011 tarihinden, 617,00 TL.ye ise tespitin yapıldığı tarih olan 11/10/2011 tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 16.250,00 TL’nin 24/09/2011, 336,80 TL’nin 11/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte toplam 16.586,80 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, vedia sözleşmesinden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir
Mahkemece alınan 10/09/2012 tarihli inşaat mühendisi ve makine mühendisinden oluşan heyet bilirkişi raporunda aracın ekonomik değerlendirmesine göre bakım ve revizyonlarının yaptırılarak eski durumuna getirilmesinin daha uygun olacağı kanaatini bildirmiştir. Ancak mahkeme bu rapordaki görüşe itibar etmeyiş nedenlerini karar yerinde tartışmamış temyize konu kararı vermiştir.
HUMK’nun 275., HMK’nın 266. maddesinde, çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. Dava konusu trafik kazasında gerçek hasarın saptanması uzman bilirkişi aracılığı ile belirlenmelidir. O halde mahkemece bilirkişi raporunun hangi nedenle hükme esas alınmadığı tartışılmalı, gerektiğinde yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırılmak sureti ile aracın hasar tutarının belirlenmesi yönünde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 18.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.