Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/20027 E. 2014/16657 K. 24.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20027
KARAR NO : 2014/16657
KARAR TARİHİ : 24.11.2014

MAHKEMESİ : Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 29/01/2014
NUMARASI : 2013/278-2014/28

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının işleteni ve sigorta ettireni olup müvekkili şirkete trafik (ZMSS) sigortalı aracın ehliyetsiz ve alkollü sürücü idaresinde iken sebebiyet verilen tek taraflı trafik kazasında araç içinde yolcu olarak bulunduğu sırada ölen kişinin hak sahiplerine davacı tarafından sigorta poliçesi gereğince tazminat ödendiğini ve davalıya rücu hakkının bulunduğunu ileri sürerek, 63.428,00 TL’nın ödeme tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, zarara neden olan aracın uzun süreli sözleşme ile kiraya verilmiş olması nedeniyle müvekkilinin işleten sıfatının bulunmadığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, olay tarihi itibariyle davalının işleten sıfatı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik sigorta (ZMSS) poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
1-) Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 95. maddesi ve Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4/2 maddesinde “Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene rücu edebilir” hükmü mevcut olup, buna göre davacı sigortacı söz konusu davayı ancak kendisiyle sözleşme yapan akidine karşı açabilecektir.
Somut olayda, davacıya trafik sigortalı olan ve dava dışı 3.kişinin zararına neden olan aracın sigorta ettireni (sigorta sözleşmesinin tarafı) davalı şirket olduğundan, mahkemece bu yön göz önünde bulundurulup işin esasına girilerek varılacak sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-) Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ve kabule göre; davada kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına kabul şekline göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
SONUÇ; Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.