Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/19962 E. 2017/3140 K. 23.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19962
KARAR NO : 2017/3140
KARAR TARİHİ : 23.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalının sebep olduğu kazada müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp 86.898,16 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kısmen kabulü ile 86.898,16 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekilinin davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
2-Dava, trafik kazası nedeni ile maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının at arabası ile seyri sırasında davalı kamyon sürücüsünün arkadan çarpması ile gerçekleşen kazada davacının %60 oranında malul kaldığı dosya kapsamı ile sabittir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın çok az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davada verilen hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4.708,16 TL kalan harcın temyiz eden davalı …’dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.