YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19348
KARAR NO : 2014/16858
KARAR TARİHİ : 25.11.2014
MAHKEMESİ : İmranlı Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/04/2014
NUMARASI : 2012/48-2014/70
Taraflar arasındaki rücuen tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, sürücü T.. K..’ın sürücüsü olduğu çekici ve römork ile davacı sigorta şirketine kasko sigorta poliçeli aracın çarpıştığını, belirterek davalı sürücünün %75 kusuruna göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile bakiye 82.923,94 TL maddi tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalı T.. K.. vekili davanın reddini savunmuştur.
Davalı İ.. T.. herhangi bir cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko poliçesinden kaynaklanan rücuen tahsil istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın “Delil İkamesi İçin Avans” başlıklı HMK’nın 324.maddesine göre “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır. Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır.”
Delil avansı, tarafların dayandıkları delillerin giderlerini karşılamak üzere mahkemece belirlenen kesin süre içinde ödemeleri gereken meblağı ifade eder. Delil avansının yatırılmaması halinde, bu delile dayanan taraf bu delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır ve mahkemece dosya kapsamındaki delillere göre kesin hüküm oluşturacak biçimde karar verilir.
Somut olaya göre; mahkemece, 18/02/2014 tarihli duruşmada ara karar gereğince davacı vekiline, bilirkişiler ücreti ve gidiş dönüş ücreti olmak üzere toplam 550,00-TL’nin 2 haftalık kesin süre içerisinde yatırılmasına karar verilmiştir. Davacı vekili, temyiz dilekçesinin ekli makbuza göre, 20/02/2014 tarihinde delil avansı olarak Ptt kanalı ile belirlenen ücreti yatırmış olduğu anlaşılmaktadır. Belirlenen kesin süre içerisinde ücretin yatırılmasına karşın, süresinde hesaptan çekilmeyen delil avansı iade olunmuştur. Mahkemece, davacı vekilinin kesin süre içerisinde ücreti yatırdığının kabulü ile iade olan ücretin yenilenmesine karar verilerek davaya devam edilmesi gerekirken, kesin süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi, doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 25.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.