Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/18977 E. 2014/17953 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18977
KARAR NO : 2014/17953
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/05/2014
NUMARASI : 2013/191-2014/313

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü, zorunlu ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın müvekkilinin idaresinde bulunan araca çarparak davacının yaralanmasına neden olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 500,00 TL maddi tazminatın, 2,00 TL işten kalma tazminatının, 25.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 56.528,08 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili ve davalı Ö…. San. ve Tic. AŞ. vekili davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile, 1.022,61 TL geçici işgöremezlik, 55.505,47 TL maluliyet zararı toplam 56.528,08 TL maddi tazminatın davalılardan; 20.000 TL manevi tazminatın davalılar M.. Ü.. ve Ö…Nak. San ve Tic. AŞ.’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Ö….Nak. San ve Tic. AŞ. ve davalı sigorta şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilamında; “… Hatay Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 19.12.2006 tarihinde Antalya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğu belirtilerek verilen yetkisizlik kararının temyiz edilmeksizin 10.4.2007 tarihinde kesinleştiği, davacı vekili tarafından yetkisizlik kararı veren Hatay Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verilen 16.5.2007 tarihli dilekçede 19.12.2006 tarihinde dosyanın gönderilmesi için verdikleri dilekçenin dosyada olmadığı, ancak masrafları yatırdıklarına dair makbuzun dosyada bulunduğu iddia edilerek dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini istediği, yetkili mahkemeye gönderilmesi için başvuru süresi olan 10 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olması sebebiyle mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerektiği, mahkemece davacı vekilinin 16.5.2006 tarihinde verdiği dilekçesinde belirttiği hususlar araştırılarak, dosyanın gönderilmesi için dilekçe verilip verilmediği veya gönderme masraflarının ve tebligat giderlerinin süresi içerisinde yatırılıp yatırılmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davacının dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi için verdiği dilekçenin havaleli örneğini ya da buna ilişkin yatırdığı makbuzu sunamadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece HUMK.’nun 193/4 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de, verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir.
HUMK.’nun 193/2 ve 3. maddesine (HMK. madde 20) göre, görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davacının karşı tarafa görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur ve her iki hâlde kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kâğıdı tebliğ ettirilmesi gerekir.
Somut olayda; Hatay 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yetkisizlik kararının verildiği 19.12.2006 tarihli duruşmadan hemen sonra saat 01:47’de davacı M.. A.. tarafından 270 TL masraf yatırıldığı, tahsilat makbuzunun üzerine el yazısıyla “ilanen tebligat ve diğer davalılar için tebligat
masrafı” notunun düşüldüğü sabittir. Ayrıca, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra Hatay Asliye Hukuk Mahkemesine yazılan müzekkereye verilen cevapta, “anılan dosyaya ilişkin davacı vekili tarafından mahkememize verilen dosyanın yetkisizlikle gönderilmesi talepli taranmamış dilekçesi” ifadesinden aslında davacı vekili tarafından gönderme talepli bir dilekçe verildiği ancak dilekçenin dosya kapsamında olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, kararın açıklandığı duruşma saatinin hemen sonrasında tebligat masrafının yatırılması ile davacı avukatının dilekçesinin kaybedildiği yönündeki beyanı birlikte değerlendirildiğinde, davacı vekilinin 10 günlük hak düşürücü süre içerisinde mahkemeye başvurarak dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi talebinde bulunduğu kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Hatay Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkisizlik kararı üzerine davacı vekilinin yasal 10 günlük hak düşürücü süre içerisinde tahrik dilekçesini verdiğinin kabulü ile davaya devamla esas hakkında karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 8.12.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.