YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17658
KARAR NO : 2014/12870
KARAR TARİHİ : 29.09.2014
MAHKEMESİ : Mersin 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/04/2014
NUMARASI : 2014/121-2014/121
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın, davalılardan Ş.. E..’nın maliki, E.Sigorta A.Ş.’ye zorunlu mali mesuliyet sigorta sözleşmesi ile sigortalı aracın çarpması sonucu hasarlandığını belirtip, HMK’nin 107. maddesi uyarınca 1.000,00 TL hasar bedelinin ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre davalı E. Sigorta A.Ş. hakkında açılan davanın tefrikine, davalı Ş.. E.. hakkında açılan davada ise davanın haksız fiil sorumluluğundan kaynaklanması ve ticari dava niteliğinde olmaması nedeniyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan araç hasarının tazmini istemine ilişkindir.
Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiş, 1483 ve devamı maddelerinde de “zorunlu sorumluluk sigortaları” ile ilgili hükümlere yer verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 30. maddesinde ise usul ekonomisi ilkesi düzenlenmiş, hâkimin, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.
Somut olayda, istemin trafik kazasından kaynaklanan hasar bedelinin tazminine ilişkin olduğu, davanın Asliye Ticaret Mahkemesine açıldığı ve anılan mahkemece de davalı E. Sigorta A.Ş. aleyhine açılan dava yönünden dosyanın tefrik edildiği, eldeki davanın ise araç işleteni aleyhine devam ettirilerek Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar dosya E. Sigorta A.Ş. yönünden tefrik edilmiş ise de, davalı E. Sigorta A.Ş. ve araç işleteni olan davalıya karşı birlikte açılan ancak sonrasında tefrik edilen davalar arasında bağlantı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, usul ekonomisi ve daha isabetli bir karar verilmesi açısından, davanın tefrik kararı verilmeksizin Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gözetilmeden usul ekonomisine aykırı olarak yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.