Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/17435 E. 2014/13985 K. 23.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17435
KARAR NO : 2014/13985
KARAR TARİHİ : 23.10.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/04/2014
NUMARASI : 2013/361-2014/101

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline trafik sigortalı, davalı adına kayıtlı ve sigortalı aracın karıştığı kazada 3.kişiye ait aracın hasarlandığını 7.917,00 TL. hasar bedelinin hak sahibine ödendiğini, sigortalı aracın dava dışı sürücüsünün kusurlu olduğunu, olay yerini terkettiğini ve alkollü olduğunu güçlendirecek hareketleri bulunduğunu, davalı sigortalı aleyhinde İstanbul 35. İcra Müdürlüğünün 2013/1982 sayılı dosyasında 7.917,00 TL. asıl alacak ve ferileri toplamı üzerinden icra takibi yapıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek davalının itirazının reddine, takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı M.O. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin aracını, 01.03.2011 tarihinden 01.03.2014 tarihine kadar uzun süreli otomobil kiralama sözleşmesi ile dava dışı M. N.İlaç San. A.Ş.’ne kiraladığını, kazanın kira dönemi içinde 21.10.2011 tarihinde meydana geldiğini, müvekkilinin işleten sıfatının ve sorumluluğunun bulunmadığını, dava dışı kiracı şirketin zarardan sorumlu olduğunu, rücu şartlarının oluşmadığını, kusuru, zararı kabul etmediğini belirterek davanın aracın sürücüsü ile kiracı şirkete ihbarını ve reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın pasif taraf ehliyeti yokluğundan (husumetten) reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ZMSS sözleşmesine dayanılarak, sigorta şirketi tarafından sigortalı aleyhinde itirazın iptali şeklinde açılan rücuen alacak istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketinin, davalı şirkete ait aracın ZMSS poliçesini tanzim ettiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davalı şirket tarafından dava ihbar edilen M. N. İlaç San. A.Ş.’ne, uzun süreli kiralama sözleşmesi ile teslim edilen sigortalı aracın anılan şirket elinde iken zorunlu trafik sigortası genel şartlarına aykırı olarak kullanılmasından dolayı meydana gelen zarardan sigorta şirketinin, sigortalısına rücu imkanının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. KTK’nun 95. maddesinde, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigotacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hukumlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği öngörülmektedir. Görüldüğü gibi davalı şirketin işleten sıfatını taşımaması, onun kiracısıyla arasındaki iç ilişkiye ait bir sorundur ve sigortacının trafik sigortasına dayalı olarak tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda başvurabileceği kimse, aracın gerçek işleteni kim olursa olsun, sadece sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi) olan sigorta ettiren olduğundan, davalı şirket sigorta poliçesinin ve sigorta genel şartlarının kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlüdür.
Somut olayda davacı ile davalı arasında 14.02.2011/14.02.2012 vadeli ZMSS poliçesi araç kiralama sözleşmesinden önce düzenlenmiş olup poliçede, sigortalı, davalı M. O.. San. Tic. Ltd. Şti.’dir davalı şirket tarafından, kazaya karışan araç, kendisine dava ihbar edilen M.N. İlaç San. A.Ş.’ne 01.03.2011/01.03.2014 tarihleri arasında uzun süreliğine kiralanmış ve kiracıya teslim edilmiştir. Davaya konu trafik kazası 21.10.2011 tarihinde, araç kiracı şirket zilyetliğinde iken meydana gelmiştir.
Davacı sigorta şirketi tarafından kaza nedeniyle 3.kişiye ait araçta meydana gelen hasar bedeli, zarar görene ödenmiş ve trafik sigortası genel şartlarının 4/d maddesi (sürücünün alkollü olduğu) ile sürücünün ağır kusurlu bulunduğu ve olay yerini terkettiği ileri sürelerek ödenen tazminatın sigorta ettirenden (sigortalı, akit) rücuen tahsili için işbu dava açılmıştır. Davalıya ait aracın kiralandığı şirket, 2918 Sayılı KTK’nun 3.maddesine göre aracın işletenidir. Ancak KTK’nun 95. Maddesi hükmü uyarınca bu dava ZMSS şirketi tarafından sadece sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi, sigortalısı) hakkında açılabilir.
Bu durumda mahkemece, işin esasına girilerek, hasıl alacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde davalı şirketin aracın işleteni olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığını, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.