Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/17160 E. 2017/2869 K. 20.03.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17160
KARAR NO : 2017/2869
KARAR TARİHİ : 20.03.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar sebebiyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve dahili davalı … Başkanlığı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu otobüsün yaptığı kazada, araç içinde yolcu olarak bulunan davacı …’ın yaralandığını, kaza nedeniyle yüzünde ve vücudunda sabit izler kaldığını, bunlar için estetik tedavi yaptırılması gerektiğini, davacının tedavisi için belgelenmiş 3.000,00 TL. gider yapıldığını; ama masrafın daha fazla olduğunu, davacının kaza nedeniyle geçici ve kalıcı işgöremezliğe uğradığını, davacı …’ın yaralanması nedeniyle diğer davacıların onun desteğinden yoksun kaldıklarını ve manevi zarara uğradıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 6.000,00 TL. maddi ve 34.000,00 TL. manevi tazminatın, kaza tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 04.04.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, geçici işgöremezlik tazminatı taleplerini 5.447,62 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, kazayı yapan aracın otobüs zorunlu koltuk sigortası ile şirketlerine sigortalı olduğunu, davacının maddi zararlarını ispat etmesi gerektiğini, yaralanan davacı dışındaki diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin yersiz olduğunu, manevi tazminatın poliçe teminatı kapsamında olmadığını, davadan önce yapılmış başvuru olmadığından temerrüde düşürülmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı … Başkanlığı vekili, sigorta şirketi tarafından prim aktarımı yapılmış olması şartıyla tedavi giderlerinden sorumlu olduklarını, davaya konu kaza tarihi gözetildiğinde, davalı … tarafından kuruma yapılan aktarım olmadığını, bu nedenlerle zarardan sorumluluklarının bulunmadığını, davadan önce kurumlarına yapılmış başvuru da olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davalı tarafından düzenlenen poliçeyle verilen teminata dahil olmadığı gerekçesiyle, davacıların manevi tazminat istemlerinin reddine; davacı …’ın maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 5.447,62 TL’nin dava tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, estetik gideri talebinin reddine; tedavi gideri talebinin kabulü ile 3.000,00 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte dahili davalı …’dan tahsiline, diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve dahili davalı … Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle, 6111 sayılı Kanun gereği dahili davalı … Başkanlığı’nın sorumluluğunda bulunan tedavi giderleri için, konusunda uzman doktor bilirkişi raporunun benimsenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, ölümlü kaza olmadığından, yaralanan davacının yakını olan diğer davacıların destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; dahili davalı … Başkanlığı’nın tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı taraf, …’ın kazada kolundan ve yüzünden yaralandığını, bu yaralanmaları nedeniyle tedavi masrafı yapıldığını, yaralanmaları nedeniyle davacının yüzünde ve vücudunda sabit izler kaldığını ve bu izler nedeniyle estetik tedavi gideri yapılması gerektiğini belirterek, bu giderlerin de tazmini isteminde bulunmuştur. Mahkeme tarafından, … Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 15.11.2012 tarihli raporundaki, davacının sağ kol dış yan yüzde bulunan izlerin cerrahi tedavi gerektirmediği yönündeki görüş gerekçe gösterilerek, davacı …’ın estetik tedavi gideri talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı … için alınan, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Dairesi’nin 12.02.2010 tarihli raporunda; kaza nedeniyle davacının yüzünde oluşan izlerin renk ve seviye olarak farklılık arzettiği ve sabit iz niteliğinde olduğu bildirilmiştir. Mahkemenin benimsediği, … Tıp Fakültesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen raporda ise, davacının yüz ve kolunda oluşan izler için sadece cerrahi tedavi gerekmediği ifade edilmiş olup; estetik tedavi gerekip gerekmeyeceği ve bunun mümkün olup olmadığı konusunda görüş bildirilmemiştir. Bu itibarla, estetik tedavi giderleri konusunda, mahkemenin yaptığı araştırma yetersizdir. Eksik inceleme ile karar verilemez.
Bu durumda mahkemece, davacının yüz ve vücudunda oluşan izlerin sabit iz olduğunun …. raporuyla saptanmış oluşu, cismani zarar halinde tedavinin, sadece cerrahi müdahaleleri değil, farklı tedavi yöntemlerini de içine alan daha geniş bir kapsamı ifade ediyor oluşu göz önünde bulundurularak; davacının yüz ve vücudunda oluşan sabit izler için estetik tedavinin gerekip gerekmeyeceği ve tedavinin mümkün olup olmadığı konularında …. ilgili ihtisas dairesinden rapor alındıktan sonra, estetik tedavinin gerekli ve mümkün olması halinde bunun için yapılması gerekli giderin ne olacağı konusunda uzman doktor bilirkişiden rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, dahili davalı … Başkanlığı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 492 Sayılı Harçlar Yasasının 13/J maddesi uyarınca dahili davalı … Başkanlığı’ndan harç alınmamasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 20/03/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.