YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17035
KARAR NO : 2014/13651
KARAR TARİHİ : 16.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2014
NUMARASI : 2012/268-2014/64
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline kasko sigortalı . plaka sayılı aracın davalıların yüklenicisi sıfatıyla yürüttükleri elektrik tellerinin yer altına indirilmesi nedeniyle yapılan yol çalışması esnasında, yeterli güvenlik önlemlerinin alınmamış olması nedeniyle Müvekkiline sigortalı aracın kaldırıma çarparak hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, 3.936,96 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek, davalıların kusuruna isabet eden 2.952,72 TL tazminatın, rücuen 06.01.2012 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Üsküdar Belediye Başkanlığı vekili, kazanın ana arterde meydana geldiğini savunarak, müvekkilinin sorumlu olmadığını bildirmiştir.
Davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili, müvekkilinin kusuru olmadığını savunarak, davanın reddi istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre Üsküdar Belediye Başkanlığı yönünden, davanın husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine, davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yönünden, davanın kabulü ile 2.920,32 TL tazminatın, 06.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, davalı belediyenin sorumlu olduğu yolda elektrik tellerinin yeraltına indirilmesi nedeniyle yapılan yol çalışması sırasında, yeterli güvenlik önlemlerinin alınmamış olması nedeniyle, davacı sigorta şirketine kasko sigortalı araçta meydana gelen hasar bedelinin rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Bir kamu kuruluşu tarafından, kamu yasaları uyarınca tesis yapma, yapılmış olan tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından kaynaklanan bir yükümlülüktür. O halde, anılan nitelikteki bir kamu tesisinin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya muhafazasındaki kusurdan doğan zararlar, idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan zararın ödetilmesi istekleri 11.02.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararının 2. bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluşturur. Bu davaların ise 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2/1-b maddesi hükmünce idari yargı yerinde açılması gerekir. Yargı yolu dava şartlarından olup kamu düzenine ilişkin bulunduğundan açıkça veya hiç ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilmelidir.
Kaldı ki somut olayda davalı belediye vekili, idari yargı mahkemelerinin görevli olduğunu, davada hizmet kusuruna dayanıldığını bildirmiştir.
Bu durumda mahkemece, yargı yolu bakımından mahkemenin görevsiz olması nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı İ.. B..ne geri verilmesine 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.