Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/16988 E. 2014/13354 K. 15.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16988
KARAR NO : 2014/13354
KARAR TARİHİ : 15.10.2014

MAHKEMESİ : Yalova 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/06/2014
NUMARASI : 2013/455-2014/429

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı Y.. İ.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkiline kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın, seyir halinde iken yol sathının gevşek malzemeden yapılması nedeniyle meydana gelen kazada hasar gördüğünü, araçta meydana gelen hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini belirterek, 10.222,50 TL tazminatın 30.10.2012 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Y.. İ.. vekili; yol çalışması sırasında gerekli tüm önlemlerin alındığını, bütün yükümlülükleri yerine getirdiğini, kazaya karışan sürücünün yöre halkından olması sebebiyle çalışmalardan haberi olduğunu, 60 metrelik fren izi bulunduğunu, sürücünün keskin viraj tabelasına rağmen hızlı girmesi sebebiyle kazanın meydana geldiğini, sürücünün 2918 sayılı kanunun 52/a ve b maddelerini ihlal ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile, 10.222,50 TL maddi tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı Y.. İ.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, davalı Y.. İ..’ni hizmet kusuru nedeniyle dava etmiştir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan idareler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzelkişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar, niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir.
Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re’sen) dikkate alınması zorunludur. O halde mahkemece, adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Y.. İ.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.10.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.
.