YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16743
KARAR NO : 2014/14161
KARAR TARİHİ : 23.10.2014
MAHKEMESİ : İzmir(Kapatılan) 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2014
NUMARASI : 2013/57-2014/232
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının kasko sigortacısı olduğu müvekkiline ait aracın karıştığı trafik kazasında hasarlandığını, aracın pert olduğunu, davalı sigorta şirketinin müvekkilinin alkollü olduğunu belirterek hasarı ödemeyi reddettiğini, kazanın salt alkolün etkisiyle olmadığını ileri sürerek, 38.000,00 TL hasar bedelinin 07.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sigortalı aracın alkollü şekilde kullanıldığını bu nedenle hasarın poliçe teminat kapsamında olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia savunma ve toplanan delillere göre davanın kısmen kabulü ile 27.801,00 TL tazminatın temerrüt tarihi 07.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigortası poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık kaza sırasında pert olan kasko sigortalı aracın kime bırakılacağı ve sovtaj bedelinin tazminattan düşülüp düşülmeyeceği noktasındadır. Kasko sigortası poliçesi genel şartlarının B.3.3.1.2. maddesi gereğince “aracın tam ziyaı halinde sigortacının azami sorumluluk haddini geçmemek
üzere hasar anındaki sigorta değeri ödenir. Onarım masrafları sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez bir hale gelirse taşıt tam hasara uğramış sayılır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı talep ettiği takdirde sigortacının malı olur.” hükmü öngörülmüştür. Bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere, davalı sigorta şirketi meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, sigortacı tarafından davacı sigorta ettirenin uhdesinde bırakıp hurda bedelini tazminattan düşmesi mümkün değildir. Mahkemece davacının uğradığı zararın tümüne hükmetmek gerekirken, araç hurdasının davacı sigortalıya bırakılarak hurda bedelinin tazminattan düşülmesine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.