Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/14887 E. 2014/13357 K. 15.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14887
KARAR NO : 2014/13357
KARAR TARİHİ : 15.10.2014

MAHKEMESİ : Rize 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2014
NUMARASI : 2011/580-2014/68

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin aracını davalıya ait kapalı otoparka bıraktığını, 24.09.2011 tarihinde meydana gelen su basması sonucu aracın kullanılmaz hale geldiğini aracın 5 gün sonra otoparktan çıkarıldığını aracın pert olduğunu, müvekkilinin aracı bordum katındaki otoparka bıraktığını, abone olduğunu, davalının tamamen kusurlu olduğunu belirterek 12.500 TL araç bedeli ile tespit masrafının (617 TL) 24.9.2011 tarihinden işleyecek faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili olay tarihinde meydana gelen şiddetli yağmur nedeniyle derelerin taştığını ve yakınındaki kapalı otoparka sel sularının dolduğunu, sular tahliye edilmeden araçların çıkartılamadığını, 50 cm çamur içinde kalan araçların iş makineleri ile çıkarılabildiğini, mücbir sebep olduğunu, kusur ve sorumluluklarının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 7.500 TL tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına olay tarihinde il genelinde valilik oluru ile “Genel Hayata Etkili” kabul edilen yağışlar nedeniyle
Bakanlar Kurulu’nca alınan afet kararı olmamasına, mahkemeninde kabulünde olduğu gibi hukukçu bilirkişi raporunun aksine, Rize ve Doğu Karadeniz bölgesinin zaten aşırı yağış almasına, olay tarihindeki yağışların önceki yıllardaki yağışlarla benzerlik göstermesine, belediyecilik görevinin bu şartlar gözönünde tutularak yürütülmesinin gerekmesine otoparktaki sistemin yetersiz olmasına, bu nedenle daha önceden de meydana gelen aşırı yağışlar sebebiyle oluşan toprak kayması ve sel baskınlarının mücbir sebep olarak değerlendirilememesine göre davalı R.. B.. vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalar sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davalı tarafından işletilen otoparka bırakılan davacıya ait aracın il genelinde meydana gelen şiddetli yağışlar sebebiyle otoparka dolan çamurlu sel sularının içinde kalarak zarar görmesine dayanılarak açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
BK’nun 58.maddesi hükmü uyarınca bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki o şeyin fera yapılmasından yahut muhafazasındaki kusurdan dolayı sorumludur. Bu maddedeki sorumluluk objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk halidir. Diğer yandan özel hukuk sorumluluğu bakımından her zaman kusur (kast veya ihmal) unsurlarının bulunması zorunlu değildir. Bu gibi hallerde, zararın hukuka aykırı bir davranıştan doğması yani objektif koşulun gerçekleşmesi yeterli olup, ayrıca subjektif koşula diğer antalımla kusura ihtiyaç yoktur. Kusursuz sorumluluk hallerinde durum böyledir. Zarar ihmalden de kaynaklanabilir ve ihmali yapan sorumlu olur. Davacı aracını, davalının işlettiği otoparka bırakmış, ve araç burada hasara uğramış olup, advacı ile davalı arasında BK’nun 463 vd.maddelerinde düzenlenen vedia (saklama) sözleşmesi ilişkisi kurulmuştur. BK’nun 463.maddesinde tanımlanan vedia sözleşmesi, öyle bir akittir ki, onunla müstevdi, mudi tarafından verilen şeki kabul ve onu emin bir mahalde hıfzetmeyi deruhte eder. Başka bir deyişle, saklama sözleşmesi ile saklayıcı saklatanca kendisine bırakılan taşınır bir mali kabul etme ve onu güvenli bir yerde koruma borcu altına girer. Davacı davalının sözleşmenin kendisine yüklediği güven ve özenle koruma borcuna aykırı davranması nedeniyle oluşan zararını istemiştir. Davalı Belediye, kendisine güvenerek gelen müşterilerini her türlü tehkikeye
karşı korumak üzere gerekli güvenlik önlemlerini almak zorunda olup, bunu yapmadığı takdirde, meydana gelen zarardan sorumludur. Davalı üzerine düşen tüm dikkat ve itinayı gösterse dahi bu hasarın keydana geleceğini ispat etmediği takdirde meydana gelen zararı ödediği otoparkın bordum katına ücreti mükabilinde bırakmış olay tarihinde şiddetli yağışlar nedeniyle, çamurlu sel suları otoparka dolmuş, araçlar 5 gün sonra otoparktan çıkarılabilmiştir. Davacı aracı pert olmuştur. Makine mühendisi ile inşaat mühendisi bilirkişi raporlarında; aracın bırakıldığı otoparkın bodrum katının yoldan 3,5 mt aşağıda katta bulunduğunu tek giriş ve çıkışının olduğu, olay tarihinde aşırı yağış neticesinde muhtemelen kapalı otoparka yakın yerden geçerek denize ulaşan Dalyan deresinin açıktan akan kısımlarında suyun yatağına sığmayarak taşması neticesinde, mahalleye yayılıp bu kısımda bulunan otoparkın bodrum katını basarak araçların su ve çamur içinde kalar hasarlanmasına sebebiyet verdiği dere yatağının belli kısımlarında kapalı bakslar olduğu, bu baksların yeterli kesit boyutlarında olmadığı, 120 cm çapında beton buzdan yapıldığı, baksa sığmayan suların yatağından taşarak yüzeysel olarak yayılıp aktığı otoparka ulaşarak bodrum katı bastığı, derenin zamanında tekniğine uygun olarak ıslah edilmemesinden davalı Belediyenin kusurlu ve sorumlu olduğu, otopark bina olarak yönetmeliğe uygun yapılmış ve muhtemel yağmur sularının rampa girişinde garaja ulaşmasını önlemek için üzeri demir ızgaralı açık kanal mevcut ise de; olay günü aşırı yağış neticesinde taşan dere sularını toplayarak otoparka girmesini engelemesinin mümkün olmadığını, olayın sel felaketi özelliğinde olması sebebiyle böyle olağanüstü haller için önceden otoparkta tedbir alınamayacağı, bodrum katta muhtemel su baskınlarında suyu tahliye edecek olan toplama çukuru ile bu çukura yerleştirilen pompa ve tahliye boru çapının yetersiz olduğu ancak olay esnasında otoparka dolan su ve çamur tabakasının pompa vb. tedbirlerle tahliyesinin mümkün olmadığı, derenin taşması sonucu, taşan su ve sürüklediği çamur tabakasının binanın zemin kattan bodrum kata inen merdiven boşluğundan ve otoparkın giriş rampasından bodrum kata dolduğu kusurun dere yatağının ıslahının yapılmamış olmasından kaynaklandığı otoparkın işletme yönetmeliğinin bulunmadığı su baskınının belli zaman aralığında meydana geldiği, bu zaman aralığında otoparkta aracı olan müşterilere ulaşılarak araçların tahliyesi mümkün iken bunun yapılmadığı belirtilerek davalı Belediyenin %60 oranında kusurlu olduğu, olay afet kapsamında mütalaa edildiğinden %40 oranındaki kusurunda afete verilmesi gerektiği, sovtaj indiriminden sonra 8.500 TL (12.500 TL araç değeri, 4.000 TL sovtaj) davacı zararı bulunduğu belirtilmiş; mahkemece olay mücbir sebep olarak kabul edilemeyeceği, otoparktaki sistemin yetersiz olduğu, belediyenin önlem almakta yetersiz ve kusurlu bulunduğu ancak davacınında kendi tercihiyle ücreti daha az olan bodrum katına aracının bıraktığından bahisle BK’nun 44.maddesi gereğince tazminattan indirim yapılarak 7.500 TL yönünden dava kabul edilmiştir. Otopark ücreti Belediye meclisi tarafından belirlenmekte olup bordum kattaki otopark ücreti diğer katlardakinden daha düşüktür.
Ancak davalı vedia sözleşmesi gereğince teslim aldığı aracı her türlü tehlikeye karşı korumak için gerekli güvenlik önlemlerini almak, güvenli bir yerde korumak, güven ve özenle koruma borcunu yerine getirmek zorundadır. Bilirkişi raporlarında da tesbit edildiği gibi otoparktaki mevcut sistemde eksiklikler, yetersizlikler bulunmaktadır. Dere sularının taşması sonucu otoparkın çamurlu su ile dolduğunun kabulü halinde de ıslah çalışmaları yapmayan davalı belediye kusurlu ve sorumludur. Aracın otoparkın hangi katına bırakıldığının bir önemi bulunmamaktadır. Hangi katta olursa olsun otoparka bırakılan tüm araçların güven ve özenle korunması gerekmektedir. Bu nedenle davacının aracının ücreti daha az olan bodrum katına bırakması müterafik kusur olarak değerlendirilemez bu hal ve BK’nun 44.maddesine göre tazminattan indirim sebebi kabul edilemez.
Bu durumda mahkemece davalı belediyenin zararın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğunun kabulü ile davacı aracında oluşan zarar karşılığı 8.500 TL tazminatın tamamının davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı R.. B.. vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı A.. K.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 384,23 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 15.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.