Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/14739 E. 2016/11801 K. 22.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14739
KARAR NO : 2016/11801
KARAR TARİHİ : 22.12.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ile davalı … ve … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi …’nın 09/06/2011 günü saat:14,05 sıralarında meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, olayın meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, belirterek müvekkili … (eş) için 45.000,00-TL, diğer müvekkillerinin her biri için (çocuklar) 5.000,00’er TL (x 11 = 55.000,00-TL) olmak üzere toplam 100.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesini, ayrıca müvekkili eş … fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere …’nın 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren sigorta şirketi için poliçe kapsam ve limit dahilinde ve ticari temerrüt faizi ile, diğer davalılar için yasal faiziyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … ve … vekili, açılan davayı kabul etmediklerini, kazanın oluşumunda tam kusurlu olanın müteveffa …’nın olduğunu, ayrıca müteveffanın ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatını kabul etmediklerini, davacının mirasçıları için talep edilen manevi tazminatı da kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …vekili, kazaya karışan… plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 14/06/2010-2011 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, kusur oranlarının … nezdinde tespitine, sigortalı aracın kusursuz olması halinde müvekkili şirket hakkında açılan davanın reddine, herhalükarda müvekkili şirketin sorumluluğunun tespiti açısından davacıların yoksun kaldıkları gerçek destek miktarının sosyal güvenlik kurumlarından herhangi bir ödeme alınıp alınmadığının da araştırılarak uzman bilirkişi marifetiyle tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, Davacı eş … için 13.634,91-TL’nin 09/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,(davalı … .. A.Ş. için poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte); Davalıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile davacı eş … için 5.000,00-TL, diğer davacıların her biri için 2.000,00-TL olmak üzere toplam 27.000,00-TL manevi tazminatın 09/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … ve … vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Somut olayda, kaza tarihi, kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumuları ve diğer hususlar birlikte değerlendirildiğinde, davacılar için ayrı ayrı takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve davacılar için manevi tazminat miktarları bir miktar artırılmak suretiyle hakkaniyete uygun manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekilinin tüm, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; yukarıda (2) numaralı bentte belirtilen nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.280,37 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar … ve …’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 22.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

.