Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/14514 E. 2014/11746 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14514
KARAR NO : 2014/11746
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ : Karabük 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/54-2014/311

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin murisi olan yaya B.. U..’un 10/11/2012 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın tam kusurlu olarak çarpması nedeniyle vefat ettiğini, müvekkilinin babasının desteğinden mahrum kaldığını ileri sürerek şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın davalılardan, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalı N.M.’den olay tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davacının yaşı ve evli oluşu göz önüne alındığında destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı sürücü N. M.’nin kazada % 100 kusurlu bulunduğu, davacının murisin ölüm tarihi itibarıyla 29 yaşında ve evli olduğu, destekten yoksun kalma tazminatı talep edemeyeceği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine, 15.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte davalı Nuh Mete’den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Dava, trafik kazası sonucu murisin ölümü nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.’nun 4. Maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücünün kusur oranı ve diğer hususlar gözetildiğinde takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve davacı için hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.