YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14441
KARAR NO : 2014/11316
KARAR TARİHİ : 08.09.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/03/2014
NUMARASI : 2014/2-2014/122
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Davacılar vekili, davalıya trafik sigortalı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu araç sürücüsü olan davacılar desteği M.Ç.’ın yaşamını yitirdiğini belirterek müvekkilleri için toplam 6.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, poliçenin kazadan önce feshedildiğini, kaza tarihinde geçerli bir poliçe bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu davanın reddine dair verilen hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle Dairemizin 28/05/2013 gün 2013/501 Esas 2013/7876 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; poliçenin kazadan önce iptal edilmiş olması nedeniyle kaza tarihinde geçerli bir poliçe bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dairemizce verilen bozma kararında, davacıların kazada hayatını kaybeden araç sürücüsünün desteğinden yoksun kalıp kalmadıkları değerlendirilerek, destekten yoksun kaldıklarının kabulü halinde davalı sigorta şirketi karşısında 3. kişi olarak tazminat talebinde bulunabilecekleri kabul edilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyulmakla birlikte bozma kararının gereği yerine getirilmemiştir. Kaldı ki, davacı tarafından Güvence Hesabı’na yönelik açılan diğer davada, davanın reddine dair verilen hüküm Dairemizce onanmış, hükmün gerekçesinin, “kazaya neden olan aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali sorumluluk sigortasının bulunduğu ve bu nedenle de davalı Güvence Hesabı’nın sorumluluğu yoluna gidilemeyeceği, aleyhine husumet yöneltilerek tazminat istenemeyeceği anlaşıldığından” şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, davacıların, kazada vefat eden M. Ç.’ın desteğinden yoksun kalıp kalmadıklarının belirlenmesi ve desteğinden mahrum kaldıklarının tespiti halinde aktüerya raporu ile davacıların destekten yoksun kalma zararının hesaplanması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken uyulan bozma ilamına aykırı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 8.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.