YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14297
KARAR NO : 2014/13403
KARAR TARİHİ : 15.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2009
NUMARASI : 2004/153-2009/774
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı A.. T.. mirasçıları tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafın işleteni ve sürücüsü olduğu aracın sebep olduğu kazada müvekkilinin yaralandığını ve malul olduğunu açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı H.. A.. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 1.350,00 TL tedvai gideri, 30.952,00 TL iş göremezlik tazminatı ve 4.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı A.. T.. Mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazası nedeni ile maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir.
TC Anayasası’nın 36/1 maddesinde ” Herkes meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” hükmü düzenlenmiştir. Yine HUMK.nun 73. maddesi uyarınca “kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez.”
7201 sayılı Tebligat Kanunun 10.maddesi hükmüne göre “Tebligat tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır.”
Aynı yasanın 32. maddesi hükmü gereğince “Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi addolunur.”
Yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda somut olaya baktığımızda; davalının dava dilekçesinde belirtilen adresine gönderilen dava dilekçesi ekli tebligat, davalının tanınmadığı ve adresin yetersiz olduğu şerhi ile iade edilmiştir. Bunun üzerine davalının adresi araştırılmadan, dosyada davalıya daha önce yapılmış usulüne uygun tebligatta olmadığı halde, aracın trafik tescil belgesinde belirtilen adres olduğu gerekçesiyle aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre dava dilekçesinin tebliğ edilerek davalının yokluğunda yargılama yapılması, savunma hakkını kısıtlayan önemli bir usul hatası olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davalı A.. T.. mirasçılarının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı A.. T.. mirasçılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı A.. T.. mirasçılarına geri verilmesine 15.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.