Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/14198 E. 2016/11545 K. 15.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14198
KARAR NO : 2016/11545
KARAR TARİHİ : 15.12.2016

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-

Davacı vekili, maliki …, sürücüsü… olan ve müvekkil şirkete trafik sigorta poliçesi ile sigortalı… plaka sayılı aracın 06/06/2010 tarihinde sebebiyet verdiği kaza neticesinde …’nın vefat etiğini, sürücünün meydana gelen kazaya asli kusurlu olarak sebebiyet verdiğini, hakkında kamu davası açıldığını, kaza nedeniyle ölen kişinin hak sahiplerinin başvurusu üzerine yapılan incelemeler neticesinde kusur durumu da nazara alınarak müvekkili kurumu tarafından ödemelerin yapıldığını, ödemelerden sonra kazaya kusuru ile sebebiyet veren sürücü ….ve malik … hakkında destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin olarak ödenen tutar bakımından … 6. İcra Müdürlüğü’nün 2011/640 esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına yargılama karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, meydana gelen kazada ölen Serpil Sancaklı’nın olayda tam kusurlu, …’nun kusursuz olduğunu, sigortacının ödediği bedeli müvekkilinden talep etme hakkının olmadığını, Sigorta sözleşmesi genel şartlar B.4 maddesi A bendine göre “işletenin ve eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır bir kusuru sonucu meydana gelen kazada sigortacı ödediği bedeli sigorta ettirene rücu edebilir” buna göre sigortacının rücu hakkı kasıt ve ağır kusur hallerine münhasır olduğunu ileri sürerek davacının yasalara dayanmayan haksız davasının reddine, davacı aleyhine %40’tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davalıya ait aracı kullanan kişi kusurlu olduğundan bahisle bu dava açılmış olup, davalıya ait aracı kullanan kişi %100 kusurlu olsa dahi sigorta şirketi kendi sigortalısına karşı rücu edemeyeceği, hangi hallerde kendi sigortalısına karşı rücu edeceği sigorta genel şartlarında belirtildiği, davacının böyle bir iddiasının olmadığı, bu nedenle başkaca da bir şey incelenip irdelenmeksizin davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 15/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.