Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/11635 E. 2014/11916 K. 16.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11635
KARAR NO : 2014/11916
KARAR TARİHİ : 16.09.2014

MAHKEMESİ : Antalya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/10/2012
NUMARASI : 2009/418-2012/419

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ve desteği B. A.’ün davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiğini belirterek, davacı eş Sevim için 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi, Zahide için 15.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, Selime için 15.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi, Zafer ve Mustafa için 10.000’er TL manevi tazminat talep etmiş, 02.04.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davalı Yasin yönünden 29.222,57 TL olarak artırdığını belirtmiştir.
Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davanın kısmen kabulü ile davacı eş Sevim için 17.847,23 TL maddi, 1.500 TL manevi, Selime için 8.923,61 TL maddi, 1.500,00 TL manevi, Zahide için 2.451,73 TL maddi, 1.500,00 TL manevi, Zafer ve Mustafa için 1.500’er TL manevi tazminata karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, MK.’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-Davada G.Sigorta AŞ. davalı olup, vekille temsil edilmemiştir. Davalı olduğundan bahisle, davada yer almayan G. Sigorta AŞ. lehine vekalet ücreti takdiri isabetsiz olup, bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 16.9.2014 günü oybirliğiyle karar verildi.