YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1098
KARAR NO : 2014/1422
KARAR TARİHİ : 10.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2010/464-2013/513
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait kasko sigortalı araca, davalı H.. Ç..’in malik ve sürücüsü olduğu aracın tam kusurlu olarak çarpması sonucu hasarlandığını belirtip, hasar tutarı için sigortalıya ödenen miktardan sovtaj bedeli 13.365,00 TL ile davalının trafik sigortası tarafından ödenen 8.000,00 TL’nin mahsubundan sonra kalan 12.135,00 TL’nin tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptaliyle takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı H.. Ç.. ve vekili, kusura itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davanın kısmen kabulü ile Beyoğlu 5.İcra Müdürlüğü’nün 2010/35344 sayılı dosyasındaki itirazın kısmen iptaliyle takibin 7.101,25 TL asıl alacak üzerinden 19.10.2007 tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz işletilmek suretiyle devamına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Mahkemece hükme dayanak alınan 15.05.2013 günlü Adli Tıp Raporunun kusur değerlendirmesinin yapıldığı içerik bölümünde, davalı araç sürücüsü H.. Ç..’in şerit ihlali yapmasından dolayı 1.derecede kusurlu, davalının şeridine girerek onun sol tarafına yönelmesine yol açan meçhul araç sürücüsünün de olayda 2. derecede kusurlu olduğu, sol şeritte seyir halinde iken beklenmedik şekilde şeridine tecavüz eden davalı yönetimindeki minibüse çarpmak durumunda kalan davacıya kasko sigorta sözleşmesi ile sigortalı otomobilin sürücüsü A..A..’ın kusurunun olmadığı belirtilmiştir. Ancak anılan raporun sonuç bölümünde ise içeriğe aykırı olarak davalı araç sürücüsü H.. Ç..’in % 75, davacıya kasko sigortalı aracın sürücüsü A.. A..’ın % 25 kusurlu olduğu gösterilmiştir. Buna göre kendi içinde çelişkili olan Adli Tıp Kurumunca düzenlenen bilirkişi raporundaki çelişkiler giderilmeden hüküm kurulduğu açıktır.
Bu durumda mahkemece, Adli Tıp Kurumundan tüm dosya kapsamı değerlendirilerek hükme dayanak alınan bilirkişi raporundaki çelişkilerin giderilmesi ile trafik kazasına karışan tarafların kusurunun saptanması yönünden ayrıntılı, gerekçeli, çelişkileri giderici ve denetime elverişli ek bilirkişi raporu alınarak varılacak uygun sonuca bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü İle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.2.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.