Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2014/10470 E. 2014/11242 K. 11.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10470
KARAR NO : 2014/11242
KARAR TARİHİ : 11.07.2014

MAHKEMESİ :İstanbul 11.İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ :02/12/2010
NUMARASI :2008/836-2010/2445

Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı 3.kişi vekili, İstanbul 13.İcra Müdürlüğünün 2007/16541 sayılı takip dosyasından, davacıya ait işyerindeki malların 25.04.2008 tarihinde haczedildiğini belirterek İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan hacizlerin kaldırılmasını istemiştir.
Davalı alacaklı vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı borçlular, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, dava konusu haczin borçlu şirketin ticaret sicilde belirtilen adreste yapıldığı, her iki firmanın aynı adreste faaliyet gösterdiği, bilirkişi raporuna göre de hacizli malların kaydedildiği davacının ticari defterlerinin usule uygun tutulmadğından lehine delil teşkil etmeyeceği ve karine aksinin ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.
Dava konusu 25.04.2008 tarihli haciz tutanğı içeriğinden, davacıya ait olduğu iddia edilen makinelerin bulunduğu yerin haciz yapılan binanın 4.katında olduğu ve 3.kişi şirket yetkilisinin haciz mahallinde hazır bulunduğu ve 14 adet makinenin haczedildiği, bundan sonra binanın zemin katına gelindiğinde borçlunun eşinin mahalde olduğunun görüldüğü ve 8 adet makinenin de burada haczedildiği anlaşılmaktadır.
Takip dayanağı bono 01.09.2006 tanzim tarihli olup, davacı şirket borcun doğumundan önce 09.01.1996 tarihinde borçlu şirketlerin ortakları ile organik bağ içinde olmayan şahıslar tarafından kurulmuştur. Dosya içerisindeki belgelerden, işyerini önce 26.03.2008 tarihinde borçlulardan kiralandığı, davacı şirketin yetkilisinin eşinin haciz adresini 23.03.2008 tarihinde belediyeden satın alması üzerine bu kez kira sözleşmesinin onunla yapıldığı ve hacizli makinelere ilişkin olarak borcun doğumundan çok önce düzenlenmiş 1997/1999, 2002 ve 2004 yıllarına ait faturalar sunulmuş ve hacizli malların büyük bir kısmının fatura kapsamındaki makineler ile uyumlu olduğu tesbit edilmiştir.
Tüm bu maddi ve hukuki olgular birlikte değerlendirildiğinde, davacı şirketin borcun doğumundan çok önce borçular ile ilgili olmayan şahıslar tarafından kurularak, dava konusu makinelerin maliki olduğu, haciz yapılan adresin çok katlı bina olup, haczin davacının kullanımında olan yerde yapıldığı ve mülkiyet karinesinin davacı 3.kişi lehine olduğu, makinelerin borçluya ait olduğunun alacaklı tarafından ispat edilmediği görülmektedir.
Bu nedenlerle, mahkemece 3.kişinin davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı 3.kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişiye geri verilmesine 11.07.2014 günü oybirliğiyle karar verilmiştir.