YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9050
KARAR NO : 2014/13917
KARAR TARİHİ : 21.10.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2013
NUMARASI : 2008/413-2013/69
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 21.10.2014 Salı günü davalılar vekili Av.. geldi. Davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile meydana gelen kazada davacıların desteğinin öldüğünü açıklayıp, fazlaya dair haklarını saklı tutarak davacı Gülperi için 20.000 TL manevi, 30.000 TL maddi, Tuğba için 50.000 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili ıslah ile maddi tazminat talebi miktarı toplamını bilirkişi raporu doğrultusunda Gülperi yönünden 52.554,04 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile, davacı Gülperi için 52.554,04 TL, Tuğba için 8.136,72 TL’den toplam 60.690,76 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline, davacı Gülperi için 10.000 TL manevi tazminat takdirine ve 5.000 TL davalılar tarafından ödendiğinden dolayı kalan 5.000 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir. KTK unun 111/2 maddesinde,”bu kanunda öngörülen hukuki sorumluluğu kaldıran veya daraltan anlaşmalar geçersizdir. Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir” hükmüne yer verilmiştir.Yasanın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalini açıkça veya ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir.
Somut olaya bakıldığında, taraflar arasında ibraname 23.3.2005 tarihinde tanzim edilmiş ve davacılara tazminat ödenmiş, dava ise 2 yıllık hak düşürücü süreden sonra 16.12.2008 tarihinde açılmıştır.Süresinde açılmayan davanın reddine karar vermek gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
2-Bozma kapsamına göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 1.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 21.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.