YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8910
KARAR NO : 2014/12823
KARAR TARİHİ : 29.09.2014
MAHKEMESİ : Adana 6. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/01/2013
NUMARASI : 2012/659-2013/13
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin içinde bulunduğu aracın devrilmesi sonucu kalıcı olarak sakatlandığını ve başkasının bakımına muhtaç hale geldiğini, bakım giderinin 6111 Sayılı Kanunu’na göre tedavi gideri kapsamında olup davalının sorumlu bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL. bakıcı gideri zararının faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın görev, yetki ve esas yönünden reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maluliyet nedeniyle 6111 Sayılı Yasa’ya dayalı olarak açılan bakım (tedavi) gideri zararının tahsili istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK.’nun genel yetkiyi düzenleyen 6. maddesinin 1. fıkrasına göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” Yine aynı Yasa’nın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, kazanın meydana geldiği yer ile davacının ikameti Şanlıurfa ili ise de; davalı kamu kurumunun teşkilat yapısı içerisinde kurumu temsil eden taşra birimlerinin bulunduğu yer de yerleşim yeri sayılacağından ve buna göre, davacının eldeki davayı yasada belirlenen seçimlik hakkını kullanarak davalı tüzel kişinin dava açıldığı tarihteki yerleşim yeri sayılan İl Müdürlüğünün (şubesinin) bulunduğu Adana’da açtığı gözetilip mahkemece işin esasına girilmesi ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 29.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.