Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/8602 E. 2014/18805 K. 16.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8602
KARAR NO : 2014/18805
KARAR TARİHİ : 16.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2012
NUMARASI : 2008/94-2012/308

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlulardan Ü… Et ve Gıda San ve Tic. AŞ.’nin alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 23.1.2007 tarihinde davalı İ.. S..’a, borçlu Ö.. Ü..’inde adına kayıtlı taşınmazlardan birini 10.10.2007 tarihinde davalı A.. T..’a,diğer taşınmazını da 5.6.2007 tarihinde davalı S.. M..’e sattığını, davalılar İsa ve Semiha’nın borçluların komşusu, davalı Ahmet’in de hemşehrileri ve iş ortağı olduğunu belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlular Ü… Et ve Gıda San. Ve Tic. AŞ. ile Ö.. Ü.. vekili, tasarrufların borçtan önce yapıldığını, aciz belgesi sunulmadığını, dava konusu taşınmazın davalı Semiha’ya 285.000 TL bedelle satıldığını, taşınmazda 2008 yılı ocak ayına kadar kira karşılığı oturduklarını, Ahmet’e satılan taşınmazın ise borca mahsuben devredildiğini, sa ‘nın ise dava konusu taşınmazın karşı dükkanında kiracı iken anılan taşınmazı kullanmak amacıyla ve gerçek değeriyle aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı İ.. S.. vekili, Kadıköy Mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili hakkındaki davanın tefrikini, taşınmazı iyiniyetle ve 90.000 TL bedelle aldığını ödemeyi banka aracılığıyla yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı A.. T.. vekili, Kadıköy Mahkemelerini yetkili olduğunu aciz belgesi sunulmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı S.. M.. vekili, müvekkili hakkındaki davanın tefriki gerektiğini, taşınmazı iyiniyetle ve 285.000 TL bedelle aldıklarını 2008 yılı ocak ayına kadar borçluya kiraladıklarını daha sonra müvekkilinin taşınmaza taşındığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre, davalı İsa ve Semiha’ya satılan taşınmazlar yönünden tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değer arasında misli fark bulunmadığı, davalı İsa’nın tapudaki bedel dışında ödediği 38.000 TL’yi, davalı Semiha’nın da tapudaki bedel dışında 140.000 TL ödemeyi banka kaydı ile ispatladığı, adı geçen davalıların kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davalılar İsa ve Semiha yönelik davanın reddine, davalı Ahmet’e satılan taşınmaz yönünden taşınmazın tapudaki satış bedeli olan 60.000 TL ile bilirkişi tarafından belirlenen 113,931 TL rayiç bedel arasında misline yakın fark olduğu gerekçesiyle davalı Ahmet yönünden davanın kabulüne karar verilmiş; 11.2.2013 tarihli tavzih kararı ile vekalet ücretine yönelik hüküm tavzih edilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,davalı İ.. S.. yönünden delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına,Kadıköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/543 Esas 2011/774 Karar sayılı Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen kararının adı geçen davalı yönünden güçlü delil mahiyetinde olmasına göre, davacı vekilinin davalı İ.. S.. yönünden yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin davalı S.. M.. yönünden temyiz itirazları incelendiğinde; İİK 280.maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir.
Mahkemece, davalı S.. M..’in kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı belirtilmiş ise varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir. Davalı borçlu Önder ile Semiha’nın dava konusu taşınmazın bulunduğu apartmanda 6-7 yıllık komşu oldukları, birbirlerini tanıdıkları, taşınmazın satıştan sonra 6 ay borçlu tarafından kullanıldığı, bilirkişi tarafından 160.000 TL değer biçilen taşınmazın davalı Semiha tarafından 285.000 TL TL bedelle alınması gibi maddi ve hukuki olgular gözönüne alındığında davalı S.. M..’n borçlunun durumunun ve amacının bilebilecek kişilerden olması nedeniyle adı geçen davalılar arasındaki 5.6.2007 tarihli tasarrufun davacının alacak ve fer’ileriyle sınırlı olarak iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin davalı İ.. S..’a yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.