Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/7446 E. 2014/17015 K. 27.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7446
KARAR NO : 2014/17015
KARAR TARİHİ : 27.11.2014

MAHKEMESİ : İncirliova Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2012
NUMARASI : 2011/197-2012/323

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalı O.. A..’in müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında yaptıkları icra takibi sırasında borcunu karşılayacak haczi kabil malının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla kendisine ait taşınmazları diğer davalıya sattığını, öne sürerek satış işlemlerine ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalılar derdestlik itirazı ile birlikte davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece davanın HMK. 115/2 maddesi uyarınca derdestlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece derdestlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de verilen karar dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Davacı vekili tarafından açılan iş bu tasarrufun iptali davasında davalılar vekili, tarafları ve konusu aynı olan aynı mahkemenin 2006/391 esas sayılı dava dosyasının halen derdest olduğunu savunarak itirazda bulunmuş, mahkemece bu itiraz doğrultusunda derdestlik nedeniyle davanın HMK.nın 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermiştir. Ancak derdestlik itirazına konu olan mahkemenin 2006/391 esas sayılı dava dosyasının 10.05.2011 tarihinde HUMK.nun 409/6 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verildiği ve bu kararın dairemizin 14.05.2013 tarih ve 2012/10510-2013/6955 sayılı kararı ile onanmış olduğu anlaşılmıştır. Davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olmakla dava açılması ile oluşan sonuçlar tamamen ortadan kalktığı için derdestliğin sözkonusu olmadığının göz önüne alınması gerekir. Bu durumda mahkemece derdestlik durumu söz konusu olmadığından işin esasına girilmesi gerekirken aksi düşünce ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalılara geri verilmesine 27.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.