Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/7280 E. 2013/9342 K. 18.06.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7280
KARAR NO : 2013/9342
KARAR TARİHİ : 18.06.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
…,…
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, davalı tarafça müvekkilleri aleyhine Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğü’nün 2009/7639 sayılı dosyasında, davalıya kasko sigortalı araca, davacıların malik ve sürücüsü olduğu aracın çarparak hasar verdiğinden bahisle 3.245.00 TL’nın faiziyle birlikte tahsili için ilâmsız icra takibi başlatıldığını, müvekkilleri aracının aynı zamanda davalıya trafik sigortalı olması ve hasarın teminat kapsamında kalması nedeniyle ödeme emrine itiraz etmediklerini belirterek, takipten dolayı davalıya borçlu bulunmadığının tespitine ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirket nezdinde, davacı aracına ait geçerli bir trafik sigorta poliçesi bulunmadığını, ödeme yapılmadığından poliçenin iptal edildiğini ve geçerlilik kazanmadığını, kusur oranına ve tazminat miktarına itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik sigorta poliçesine dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davaya konu trafik sigorta poliçesi 24.01.2009- 24.01.2010 vadeli olarak düzenlenmiş, 339,71-TL primin peşin olarak ödeneceği kararlaştırılmıştır.Kaza ise,13.06.2009 tarihinde meydana gelmiştir. Davalı vekili, sigortalının herhangi bir prim ödemesi yapmadığını, TTK.’nın 1295. maddesi uyarınca sorumluluklarının başlamadığını, poliçenin başlangıç tarihinden itibaren iptal edildiğini savunmuş, mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, Dairemizin 2011/1940 Esas- 9344 Karar sayılı kararı ile yerel mahkeme hükmünün bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece, yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de bozma üzerine yapılan inceleme ve alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli değildir. bozmaya uyulmakla gereklerinin tam olarak yerine getirilmesi gerekir.
Bu durumda mahkemece, davalı … şirketinden delilleri sorulup, ticari defter ve kayıtları üzerinde Sigorta Uzmanınından oluşan bilirkişi kurulundan bozmaya uygun rapor alınarak, prim ödemesi yapılıp yapılmadığı ve davalı … şirketinin sorumluluğunun başlayıp başlamadığı araştırılarak, sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18.6.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.