Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/5842 E. 2014/17812 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5842
KARAR NO : 2014/17812
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2012
NUMARASI : 2005/35-2012/436

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı Ş.. A.. vekili ve davalı M.. Y.. tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin annesi olan desteğin yaya iken, davalı tarafın işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın çarpması neticesinde öldüğünü açıklayıp destekten yoksun kalma, tedavi gideri ve cenaze gideri için 30.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans faizi tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı sigorta şirketi vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davalı Ş.. A.. vekili, aracın diğer davalıya kiralandığından müvekkilinin işleten sıfatı ile sorumluluğunun bulunmadığını savunmuştur.
Davalı M.. Y.., davacılar ile ilgilendiğini, taleplerin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 13.167,27 TL maddi tazminatın davalılar M.. Y.. ve Ş.. A..’ten kaza tarihinden, davalı A.. A..’den dava tarihinden itibaren yasal faiz ile tahsiline, 2.000 TL manevi tazminatın davalılar Ş.. A.. ve M.. Y..’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalı Ş.. A.. vekili ve davalı M.. Y.. tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,
değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Ş.. A.. vekilinin, davacı vekilinin ve davalı M.. Y..’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, 1978 doğumlu olup olay tarihinde 24 yaşında, evli ve çocukludur. Yerel mahkemece davacının destek ile birlikte yaşadığı ve desteğin davacının ev temizliği işince gittiğinde çocuklarına bakarak ve zaman zaman kendisi de temizlik işine giderek katkıda bulunduğu gerekçesi ile 21 yıl destek alacağı kabul edilip tazminat hesaplanmıştır. Davacının desteğin ölüm günündeki yaşına göre annesinden destek almadan yaşamını sürdürebileceğinin kabulü gerekir. Kaldı ki; dosya kapsamında bulunan kolluğun ekonomik sosyal durumun araştırılmasına dair yazı cevabında, davacının ve desteğin ayrı yaşadıkları belirtilmiştir. Çalışmasını engelleyen bir özrü veya sağlık sorunu olduğu konusunda somut bir kanıt bulunmayan davacının destekten yoksun kaldığı kabul edilemez.
Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacının destekten yoksun kalınan tazminat isteminin reddedilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
3- 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. ve ZMSS Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, sigorta şirketinin tazminatı ödeme yükümlülüğü kendisine riziko ihbarı yapıldıktan itibaren 8 işgünü sonunda başlar. Somut olayda, dosya kapsamından davalı A.. A..’ye bu yönde bir müracaat olduğu, sigorta şirketinin başvurunun reddine dair cevabi yazısından anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, davacı vekilinden başvurunun tebliğine ilişkin belgesi istenip ibraz edildiğinde tespit edilecek tarihe 8 iş günü eklenmek suretiyle bulunacak tarihten itibaren davalı sigorta şirketinin faizden sorumlu tutulması, başvuru yoksa en erken dava tarihinde temerrüde düşürüldüğünün kabulü ile dava tarihinden itibaren faizden sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava tarihinin esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
4-Davacı vekili, dava dilekçesi ile maddi-manevi tazminat taleplerinin davalı sigorta şirketi yönünden poliçe limiti dahilinde karar verilmesini talep etmekle davacı
tarafın davalı sigorta şirketi aleyhine manevi tazminat talebinin bulunmadığı kabul edilerek, davalı sigorta şirketi lehine reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Ş.. A.. vekilinin, davacı vekilinin ve davalı M.. Y..’ın sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Ş.. A.. vekilinin ve davalı M.. Y..’ın, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Ş.. A.. vekilinin ve davacı vekilinin, 4 nolu bentte açıklanan nedenlere davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar Ş.. A.., M.. Y.. ve davacıya geri verilmesine 4.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.