Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/567 E. 2014/7864 K. 20.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/567
KARAR NO : 2014/7864
KARAR TARİHİ : 20.05.2014

MAHKEMESİ : Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/10/2012
NUMARASI : 2011/396-2012/524

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı şirket vekili ve davalı M.. E.. vekili vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı Nurdan vekili, davalı borçlu Şirket aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu araçların davalılar Mehmet, Lokman ve Zehra’ya satışına ilişkin tasarrufları iptalini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri vasıtasıyla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalı Mehmet’in, borçlu Şirket müdürünün kayınbiraderi olmasından dolayı bu davalı hakkında davanın kabulüne öteki davalıların ise borçlunun durumunu bildikleri ya da bilebilecek durumda olmadıkları gerekçesiyle onlar hakkındaki davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili, davalı Şirket vekili ve davalı Mehmet vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı Şirket vekili ve davalı Mehmet vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde, dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı Mehmet’in, borçlu Şirket müdürünün kayınbiraderi olmasından dolayı borçlu Şirket’in alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle tasarrufun iptali gerekeceğine (İİK. 280/I) ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde,
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK. m. 281). Bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir ( Y.H.G.K. 25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı ).
İ.İ.K’nın 280/son fıkrasına göre ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kasdiyle hareket ettiği kabul olunur. Bu karine, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir. Reddine karar verilen araçların ticari araç olup olmadıkları ya da borçlu Şirket’in ticari işletmesinin mühim bir bölümünü teşkil edip etmediği üzerinde durulmadığı gibi davalı Lokman’a satılan aracın bu davalıya geçişinden önce malik olan dava dışı kişinin de davaya dahil edilmesi ve bildirdiği takdirde delillerinin toplanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi yerine eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Şirket vekilinin ve davalı Mehmet vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı Nurdan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 929,79TL kalan onama harcının temyiz eden davalı Şirket ve davalı M.. E..’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 20.5.2014 tarihinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.