Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2013/5590 E. 2014/4805 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5590
KARAR NO : 2014/4805
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 5. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/11/2012
NUMARASI : 2010/818-2012/1267

Taraflar arasındaki istirdat-itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davacı şirkete zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı aracın yaya R. Y.’a çarptığını, yaralının tedavisinin davalı hastanede yapıldığını, yaralanan şahsa tedavi gideri olarak 3.120 TL. ödeme yapıldığını, ancak tedavi giderlerinin sağlık uygulamaları tebliğine göre hesaplandığında davalıya fazla ödeme yapıldığının anlaşıldığını, belirterek fazla ödenen 2.030 TL’nın tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili,davanın süresinde açılmadığını, davalının icra dosyasında yetkiye itiraz etmediğinden, yetkinin kesinleştiğini, Sağlık Uygulama Tebliğinin acil durumlarda uygulanabileceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan delillere göre davacının Karşıyaka İcra dairesinde takip yaptığı, İzmir mahkemelerinin yargı alanında usulüne uygun yapılmış icra takibi olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, zorunlu mali sorumluluk sigortasından ödenen tedavi giderlerinin davalı tarafından fazla tahsil edildiği gerekçesi ile fazla tahsil edilen 2.030 TL’nın geri alınması için yapılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı sigorta şirketi, Karşıyaka 2. İcra Müdürlüğü’nün 2009/6122 sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine icra takibi yapmıştır. Davalı icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine itirazın iptali istemi ile İzmir Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılan iş bu davada, davalı süresinde yetki itirazında bulunmuştur. Davalı her ne kadar İcra Memurluğunda yapılan icra takibine yetki itirazında bulunmamış ise de bu husus İİK.’nun 67.maddesine göre alacaklının açtığı itirazın iptali davasında yetki itirazını öne sürmesine engel bulunmamaktadır. İİK.nun itirazın iptali davalarını düzenleyen 67. maddesinde bu gibi davaların genel hükümler dairesinde yürütüleceği belirtilmiş, yetkili mahkeme ile ilgili düzenleme yapılmamıştır.İtirazın iptali davalarında yetkili mahkeme dava tarihinde yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.na göre belirlenir. Mahkemece İzmir mahkemelerinin yargı yetkisi alanında usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibi bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de icra takibi ve itirazın iptalinin aynı yargı çevresinde yapılması gerekmediği gibi itirazın iptali davasında yetki icra takibi yapılan yerden bağımsız olarak genel hükümlere göre belirlenir. Mahkemece davalının mahkemenin yetkisine yaptığı itirazı dikkate alınarak hukuk usulü kanununa göre İzmir mahkemelerinin yetkisiz olması halinde yetkisizlik kararı verilmesi, İzmir mahkemelerinin yetkili olduğunun belirlenmesi halinde ise davaya devam edilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanlış gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 1.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.